MAHKEMESİ :Kadastro MahkemesiTaraflar arasındaki orman tahdidine itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü;K A R A R Çekişmeli ... köyü 4 parsel sayılı taşınmaz 1954 yılında yapılan tapulama sırasında 101.350 m² yüzölçümü ve Nisan 1336 tarih 114 numaralı tapu kaydı nedeniyle davalılar miras bırakanları adına tespit edilmiş olup, 2004 yılında ... kanal yeri geçmesi nedeniyle ifraz edilerek 62, 63 ve 64 parsel sayılı taşınmazlar oluşmuştur.Davacı ... Yönetimi her bir parsel için verdiği 30/07/2007 tarihli dava dilekçesi ile taşınmazların öncesi itibarıyla orman sayılan yerlerden olduğunu belirterek, 2007 yılında yapılan orman kadastrosunda davalılar adına tespit edilmesinin usulsüz olduğunu ve orman niteliğiyle Hazine adına tescilini talep etmiş, davalar birleştirilmiş, Hazine de adlarına tescil istemiştir.Mahkemece, Orman Yönetimi ve Hazinenin davasının kısmen kabulüne; ... köyü 62 sayılı parselin orman ve fen bilirkişi raporlarında (C3) ve (C4) ile gösterilen toplam 2.630 m² bölümü halen orman sınırları içinde gösterildiğinden bu kısımlar hakkında açılan davanın görev yönünden reddine; dosyanın karar kesinleştikten sonra görevli ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine; Bilirkişi raporunda B3=2.306 m2 B4=1.228 m² işaretli toplam 3.534 m² bölümünün 5 nolu Orman Tahdit Komisyonu kararının iptaline bu kısmın orman vasfında Hazineye tesciline; 62 sayılı parsel içinde (D) ile gösterilen 2.200 m² bölümün 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanunla ile değişik 7. maddesi kapsamında sınırlandırma dışında kalmış orman alanı olduğu sabit olduğundan bu kısmın orman vasfında Hazine adına tesciline; 62 sayılı parselin (A3) ve (A4) ile gösterilen toplam 31.093 m² bölümü hakkında açılan davanın sübuta ermediğinden reddine; ... köyü 63 parsel içinde orman ve fen bilirkişi raporunda (C2) ile gösterilen 176 m² bölümü halen orman sınırları içinde gösterildiğinden bu kısım hakkında açılan davanın görev yönünden reddine; dosyanın karar kesinleştikten sonra görevli ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine;Bilirkişi raporunda (B2) işaretli 318 m² yerin 5 nolu Orman Tahdit Komisyonu kararının iptaline bu kısmın orman vasfında Hazineye tesciline; Dava konusu 63 sayılı parselin bilirkişi raporunda (A2) ile gösterilen 1.166 m² bölümü hakkında açılan davanın sübuta ermediğinden reddine; Zırlankaya köyü 64 sayılı parsel içinde orman ve fen bilirkişi raporunda (C1) ile gösterilen 671 m² bölümü halen orman sınırları içinde gösterildiğinden bu kısım hakkında açılan davanın görev yönünden reddine; dosyanın karar kesinleştikten sonra görevli ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine;Bilirkişi raporunda (B1) işaretli 27 m² bölümünün 5 nolu Orman Tahdit Komisyonu kararının iptaline bu kısmın orman vasfında Hazineye tesciline; 64 sayılı parselin (A1) ile gösterilen 9.535 m² bölümü hakkında açılan davanın sübuta ermediğinden reddine karar verilmiş, hüküm Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6831 sayılı Kanunun 11. maddesine göre 6 aylık sürede açılan orman kadastrosuna itiraza ilişkindir.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 26/11/1982 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ile 03/04/2007 tarihinde 6 ay süre ile ilân edilen evvelce sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ve sınırlaması yapılmış ormanlarda 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B uygulaması vardır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporlarına göre; çekişmeli 62, 63 ve 64 parsel sayılı taşınmazların, orman sınırlaması dışında bırakılan temyize konu (A1), (A2), (A3) ve (A4) işaretli bölümlerinin orman sayılmayan yerlerden olduğu belirlenerek yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; kadastro hâkimi infazda tereddüt yaratmayacak şekilde, doğru sicil oluşturmakla görevlidir ve orman sınırlamasına itiraz davaları sonucunda, taşınmazlar öncesi itibarıyla orman sayılan yerlerden ise "Orman sınırı içine alınmasına"; orman sayılmayan yerlerden ise " davanın reddine"; yine 2/B alanında bırakılmış ancak yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda, orman niteliğini kaybetmemiş olduğu anlaşılırsa "2B uygulamasının iptaline ve orman sınırı içine alınmasına"; nitelik kaybettiği anlaşıldığı takdirde ise "Davanın reddine" şeklinde hüküm kurulması gerektiği, 3402 sayılı Kanunun 25/3. maddesinde açıklandığı üzere; tescil gibi kurucu (inşai) nitelikte bir hüküm verilmemesi gerektiği halde; hüküm yerinde taşınmazların bir bölümü hakkında "Orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline" karar verilmiş olması doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün 1A. bendinin 3 ve 4. paragrafları sonunda; 1B. bendinin 3. ve 4. paragrafları sonunda; 1C. bendinin 3. paragrafının sonunda yer alan "... orman vasfında Hazine adına tesciline" sözleri hükümden çıkarılarak, yerine "...orman sınırı içine alınmasına" sözleri yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA 22/11/2015 günü oybirliğiyle karar verildi.