Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1089 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4349 - Esas Yıl 2015
İNCELENEN KARARINMAHKEMESİ : ... Kadastro MahkemesiTaraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RKadastro sırasında, ... köyünde bulunan 101 ada 1 parsel sayılı 2893 ha 4555, 59 m² yüzölçümlü taşınmaz, ... adına orman niteliği ile tesbit edilmiştir. Davacı, 29.01.2012 tarihinde asliye hukuk mahkemesinde açtığı dava ile ... köyünde 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan kadastro çalışmalarında 170 ada 15 sayılı parselin üst tarafında kalan evinin yanlışlıkla 101 ada 1 nolu orman parseli içinde kaldığı iddiasıyla taşınmazın adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.Asliye hukuk mahkemesince, davanın kadastro tutanaklarının kesinleşmeden önce açıldığı ve halen de kadastro tutanaklarının kesinleşmediği gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş ve dosya kadastro mahkemesine gönderilmiştir. Kadastro mahkemesi ise, davanın kabulüne; fen bilirkişilerinin birlikte hazırladıkları rapora ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 467,74 m²'lik alana ilişkin kadastro tespitinin iptaline, taşınmazın 1 katlı ahşap ev ve bahçe niteliği ile davacı ... ... adına tapuya kayıt ve tesciline, (B) harfi ile gösterilen 809,29 m²'lik alana ilişkin kadastro tespitinin iptaline, taşınmazın bahçe niteliği ile dahili davacı ... ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar vermiş, hüküm davalı ... ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, orman kadastrosuna ve kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılıp 25/08/2011 - 23/09/2011 tarihleri arasında ilân edilen orman ve 13/01/2012 - 13/02/2012 tarihleri arasında yapılan arazi kadastrosu vardır. Kadastro tespitine itiraz davalarında, davalı sıfatı, tespit malikleriyle birlikte başkaca aynî hak sahibi ya da tespit tutanağında şahsi hak sahibi olarak gösterilen kişilere aittir. Devlet ormanlarının kuru mülkiyeti Hazineye, kullanılması, işletilmesi ve korunması görevi, başka deyişle intifaı ise, Orman Yönetimine aittir. Bu nedenle, orman niteliğiyle Hazine adına tespit edilen çekişmeli parselin belli bölümlerine açılan kadastro tespitine itiraz davalarında davalı sıfatı Orman Yönetimi ile birlikte Hazineye ait olduğu halde, dava Hazineye yaygınlaştırılmadan, davalı sıfatıyla sadece Orman Yönetimi aleyhine davaya devamla hüküm kurulması yasal değildir. O halde; mahkemece, yasal hasım olan ... davaya dahil edilerek husumet yaygınlaştırılıp taraf teşkili sağlanmalı, bundan sonra tüm tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda bildirecekleri deliller toplanmalı ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Ayrıca, Harçlar Kanunun 32. maddesi "Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz" hükmünü içermektedir. Mahkemece, ... ...'ün müdahale talebinin kabulü ile çekişmeli taşınmazın (B) harfi ile gösterilen bölümünün Hisse Küçük adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmişse de, dosya içinde müdahale harcı yatırıldığına dair belge bulunmamaktadır. Mahkemece ... ... tarafından aslî müdahil harcı yatırılıp yatırılmadığı araştırılmalı, müdahale harcı yatırılmış ise bu belge dosya arasına konulmalı, oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik incelemeye dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... ... temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 28/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.