MAHKEMESİ :Kadastro MahkemesiTaraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve Orman Yönetimi vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RKadastro sırasında ... köyü ... ada ... parsel sayılı 4795,36 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, orman niteliği ile belgesizden Hazine adına tespit edilmiştir.Davacılar, bu taşınmazın zilyetliklerinde bulunan tarlaları olduğunu ileri sürerek, tespitinin iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır.Mahkemece, davacıların, keşif gideri yatırılması için verilen kesin süreye rağmen, keşif giderini yatırmamaları karşısında ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacıların temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 09/03/2010 gün ve 2010/1508-2871 sayılı kararıyla verilen kesin sürenin yasal şartları taşımadığı gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... (...), ...(...), ..., ..., ..., ... Yönünden İspatlanamayan davanın reddine, davacılar ... mirasçıları ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... (...), ..., ..., ... (...), ..., ..., ..., ... (...) ve ...'ın açtıkları davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın kadastro tutanağının iptaliyle paylı olarak kararda gösterilen gerçek kişiler adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine ve Orman Yönetimi vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır.Mahkemece çekişmeli taşınmaza ilişkin davanın kabulü ile gerçek kişiler adına tapuya tesciline karar verilmiş ise de; mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; mahkemece yapılan keşfe katılan ... bilirkişi Naim Karaman tarafından düzenlenen 03.11.2013 tarihli raporda 1970 tarihli memleket haritasından söz edildiği halde 1988 ve 2002 tarihli hava fotoğrafları uygulandığı belirtilmiş, taşınmaz hava fotoğrafları üzerinde gösterilmemiştir. Bu durum mahkemece farkedilmiş, 1970 tarihli memleket haritasının elde edildiği hava fotoğrafı ilgili yerden getirtilmiş, dava dosyası, fen ve orman bilirkişilerine verilerek keşif sırasında uygulandığı bildirilen 1970 tarihli orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritası ve hava fotoğrafları (1/25000 ve 1/5000 ölçekli olarak ayrı ayrı) ölçeğinin kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeğinin de memleket haritası ve hava fotoğrafları ölçeğine bilgisayar ortamında (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte harita ve hava fotoğrafları üzerinde gösterir ve hava fotoğrafları özellikle stereoskopik alet ile üç boyutlu olarak incelemeye tabi tutularak çekişmeli taşınmazın niteliği ve taşınmaz üzerinde neler gözüktüğünü belirtir şekilde müşterek imzalı, açıklamalı ve krokili ek rapor alınmasına ilişkin ara karar kurularak dava dosyası keşfe katılan ve raporu düzenleyen orman bilirkişisi dışında (yeniden keşif yapılarak zeminde inceleme yapılmaksızın) re'sen seçilen orman bilirkişisine tevdii edilerek bilirkişice düzenlenen rapor hükme dayanak alınmıştır. Keşfe katılmayan bilirkişinin düzenlediği raporun hükme dayanak alınması usul ve kanuna aykırıdır.Ayrıca; çekişmeli taşınmaza komşu yoldan sonra gelen taşınmazlara ilişkin kadastro tespit tutanak örnekleri ve dayanakları ile davalı olanlara ilişkin dava dosyaları, kesinleşenlere ait tapu kayıtları, tapu kayıtları mahkeme kararı sonucu oluşmuş ise ilgili dava dosyaları dosya kapsamına getirtilmediği gibi hükme esas ziraat bilirkişi raporunda taşınmazın yer yer taşlık bir arazi olup tarımsal faaliyetin olmadığı, taşınmazın üzerinde 30-50 yaşlarında değişen ceviz, yabani elma, alıç ve kavak ağaçlarından oluşan gür ağaçlar topluluğunun bulunduğu ve tarımsal faaliyetin yapılmadığı rapor edilmiş olup raporda keşif tarihinde taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların yaşları, niteliği ve adedi ile kendiliğinden mi yoksa dikim yoluyla mı yetiştirildiği bildirilmediğinden taşınmazın evveliyatının orman olup olmadığı ve gerçek kişi davacılar lehine zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda tereddüt oluşmuştur.Bu nedenle; çekişmeli taşınmaza komşu yoldan sonra gelen taşınmazlara ilişkin kadastro tespit tutanak örnekleri ve dayanakları ile davalı olanlara ilişkin dava dosyalarının kesinleşenlere ait tapu kayıtlarının, tapu kayıtları mahkeme kararı sonucu oluşmuş ise ilgili dava dosyaları ile taşınmazın bulunduğu yere ilişkin eski ve yeni tarihli tüm memleket haritası ve hava fotoğrafları getirtildikten sonra önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi, tarım uzman bilirkişi olarak ziraat mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memuru ile yerel ve tespit bilirkişiler eşliğinde yeniden keşif yapılarak çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle, bu belgelerde taşınmazın ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesiyle yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli, hava fotoğraflarının stereoskop aleti vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü oluşturan unsurlar tek tek sayı olarak tarif edilmeli, ağaçların cinsi, ortalama yaşı, kapalılık oranı, hakim ağaç türü ve kullanım şekli detaylı olarak incelenmeli,Açıklanan yöntemlerle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazın orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddeleri gereğince imar-ihya ve zilyetlik yoluyla taşınmaz edinme koşullarının araştırılması gerekeceğinden, ziraat bilirkişisi tarafından taşınmazın toprak örnekleri alınıp, bilimsel analizleri yapılarak kaç yıldır tarımda kullanıldığı konusunda rapor alınmalı, taşınmazın her bir bölümünün toprak yapısı ve üzerindeki ağaçların yaşı, cinsi, dağılımı, tarım bitkileri yetiştirilip yetiştirilemeyeceği, hangi tür tarım bitkileri yetiştirilmesine uygun olduğu ayrıntılı açıklanmalı, taşınmazın eğimi münhaniler ve eğim ölçer aletler yardımıyla bilimsel yöntemler ile belirlenmeli, keşif sırasında hakim gözetiminde, taşınmazın ayrı ayrı dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dava dosyası içine konulmalı; mahalli bilirkişiler, tesbit tutanağı bilirkişileri ve zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenmeli; taşınmazın kimler tarafından kullanıldığı, zilyetliğin ne zaman başladığı, kimden kime geçtiği kaç yıl, ne şekilde devam ettiği, taşınmaz üzerindeki ağaçların ne zamandan beri zeminde mevcut olduğu, kendiliğinden mi dikim yoluyla mı yetiştiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; taşınmazın komşu parseller ile birlikte değerlendirilmek suretiyle zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi olup olmadığı, tesbit tarihine kadar gerçek kişiler yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenerek toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.Kabule göre de; mahkemece, taşınmazın kadastro tespitinin iptaline karar verilmesi gerekirken “tutanağının iptaline” karar verilmiş olması da doğru görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine ve Orman Yönetimi vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu taşınmaza yönelik olarak BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 13/02/2017 gününde oy birliğiye karar verildi.
Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar
İŞ KAZASI NEDENİYLE SGK TARAFINDAN AÇILAN RÜCU DAVASI ZAMANAŞIMI
Davacı, iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine yapılan yardımlardan, ilk rücu davasından kalan kusur farkı ile kanun ve katsayı artışları nedeniyle oluşan Kurum zararının, 506 Sayılı Kanun’un 26. maddesi gereğince davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, hüküm
Borçlunun adi ortaklık payının haczi mümkün olmayıp ancak semerelere ve tasfiye payına haciz konulabilir
MAHKEMESİ : İstanbul 9.İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 16/05/2013NUMARASI : 2013/274 E-2013/479 K.Taraflar arasındaki “icra memuru işleminin kanun yolu ile iptali isteminden" dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 9.İcra Hukuk Mahkemesi'nce şikayetin reddine dair verilen 17.07.2012 gün ve 2012/686
mirasçılar arasında gerçekleştirilen miras payı devrinin geçerli olması için noterde ya da tapu sicil memuru huzurunda yapılması zorunlu değildir.
S.. E.. ile A.. C.. ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Manavgat 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 27.09.2007 gün ve 303/457 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı mirasçıları tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Yargıtay
Yargıtay Karar Arama
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ?
Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Kanunu
Yargıtay İş Bölümü
Yargıtay Haberleri
Karar Arama
Yargıtay Kararları
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları
BAM Kararları
Danıştay Kararları
Anayasa Mahkemesi Kararları
Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları
Karar Arama Nasıl Yapılır?
Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir?
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır?
BAM Karar Arama Nasıl Yapılır?
Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır?
Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?