Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10316 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9713 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Tüketici MahkemesiTaraflar arasında görülen davası sırasında davacı vekili tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.Ret talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı vekili tarafından sunulan 12.05.2016 tarihli dilekçe ile özetle; "...Mahkemece verilen red kararının temyizi üzerine Yargıtay 13. Hukuk Dairesince bozulduğunu, ancak aynı hâkimin aynı türdeki diğer davalarını da reddettiğini, temyiz üzerine 13. Hukuk Daresince bozulduğu halde hakimin direnme kararı verdiğini, direnme kararınında ... tarafından bozulduğunu, eldeki dava da hakimin direnme kararı vereceğini, mahkeme hâkiminin adil ve hakkaniyete uygun karar veremeyeceğini..." belirterek reddi hakim talebinde bulunmuşturReddedilen hâkim tarafından, talebin reddinin gerektiği yönünde görüş belirtilmesi üzerine dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hakim talebinin reddine, davacının 500,00.-TL disiplin para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir .HMK'nın 74. maddesine göre reddi hâkim yoluna, taraflardan birisi veya onun adına takip yetkisi bulunan yetkili vekili tarafından, vekâletnamesinde özel yetkisi var ise başvurulabilir. Somut olayda, reddi hâkim yoluna başvuran davacının ... 4. Noterliğince düzenlenen 07.09.2012 gün ... yevmiye nolu vekaletname ile Avukat ...'ı vekil olarak atadığı, ancak, anılan vekaletnamede hâkimin reddi yoluna başvurulabilmesi için vekile özel yetki verilmediği, Avukat ... tarafından Avukat ...'na yetki belgesiyle yetki verildiği, anılan avukatın da davacı vekili sıfatıyla reddi hakim talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda reddi hâkim talebini değerlendiren merci tarafından reddi hâkim talebinin esastan değil usulden reddine karar verilmesi ve usûlden ret kararı verilmesi nedeniyle de reddi hakim talep eden hakkında para cezasına hükmedilmemesi gerekir ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenle, hükmün 1 ve 2 rakamlı bentlerinin tamamen kaldırılarak bunların yerine "1-Davalı vekilinin vekaletnamesinde reddi hâkim talep etme hususunda özel yetkisi olmadığından reddi hâkim talebinin usûlden reddine,2) Reddi hâkim talebinin usûlden reddedilmesi nedeni ile HMK'nın 42/4. maddesinde yazılı koşullar oluşmadığından davalı hakkında disiplin para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına" cümlelerinin yazılması sureti ile düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 10/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.