MAHKEMESİ : Bozüyük (Kapatılan) Kadastro MahkemesiTARİHİ : 19/02/2013NUMARASI : 2012/84-2013/2Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı gerçek kişiler tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A R3402 sayılı Kanunun (5831 sayılı Kanunla eklenen) Ek-4. maddesi gereğince yapılan kadastro sırasında K..K.., 150 ada 1 parsel sayılı 1.5358,34 m² yüzölçümündeki taşınmaz, tarla vasfı ile Hazine adına tespit edilmiş ve beyanlar hanesine taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1970 yılından beri C.. İ.. mirasçılarının kullanımında olduğu yazılmıştır. Davacı Orman Yönetimi, 20/02/2012 tarihli dilekçesi ile, taşınmazın eylemli orman olduğunu, 2/B niteliği taşımadığını iddia ederek, çekişmeli taşınmazın tarla olarak yapılan tesbitinin iptali ile taşınmazın orman vasfı ile tescilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; davacı Orman Yönetiminin davasının kabulüne, 150 ada 1 sayılı parselin kadastro tesbitinin iptali ile taşınmazın orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı gerçek kişiler tarafından esasa yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunla eklenen Ek-4. madde gereğince yapılan kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 26/05/1986 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman tahdidi ve 2896 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması bulunmaktadır.Mahkemece, dava konusu taşınmazın orman niteliğinde olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmişse de yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan hüküm kurulmuştur. Şöyle ki; Dairemizin iade kararı ile alınan ek raporda dava konusu taşınmazın (A) harfi ile gösterilen kısmının komşu M.. K..orman sınırları içinde kaldığı ve zaten orman olarak kayıtlı olduğu, taşınmazın (A) harfli bölümünün hem K..K.. hem de M.. K.. orman tahdit çalışmalarına konu edildiği, dolayısı ile mükerrer işleme tâbi tutulduğu belirtilmiş olup, bu durumda her iki orman bilirkişi raporu arasında çelişki doğmuştur.Ayrıca, K... K..de yapılan çalışma sonucu düzenlenen 2/b uygulama tutanaklarının 44. sayfasında dava konusu taşınmaz için “C.. İ.. işgalinde tarla” olarak bahsedildiğine ve keşifte dinlenen mahalli bilirkişilerce dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan kavak ağaçlarının C.. İ.. mirasçıları tarafından dikildiği belirtildiğine göre, dava konusu taşınmazın eylemli orman olup olmadığı konusunda tereddüt oluşmuştur. O halde, mahkemece; daha önce keşfe katılmamış fen, orman ve ziraat bilirkişiler eşliğinde yapılacak keşif ile hem M.. K.. hem K.. K..ün orman tahdit haritaları getirtilerek dava konusu taşınmazın bulunduğu kadastro paftası ile ölçekleri eşitlenerek yapılacak çakıştırma sonucu dava konusu taşınmazın konumu net olarak belirlenmeli, iade kararımızla alınan ek raporda belirtildiği gibi taşınmazın bir kısmının M..K.. Devlet Ormanı içinde kalıp kalmadığı kalıyor ise bu kısmın yüzölçümü net olarak belirlenmeli ve taşınmaz üzerinde bulunan kavak ağaçlarının sayısı ve yaşları konusunda ziraat bilirkişisinden ayrıntılı rapor alınmalı, dosya içerisinde mevcut bilirkişi raporları ile oluşan çelişki varsa bilirkişilerden bu çelişkinin giderilmesi istenmeli ve dava konusu taşınmazın eylemli orman olup olmadığı da saptanarak oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.Kabule göre de; orman olarak tesciline karar verilen taşınmaz üzerinde bulunan şerhlerin kaldırılması için hüküm kurulmamış olması da doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı gerçek kişilerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 23/01/2014 günü oybirliğiyle karar verildi.