Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1022 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 9588 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : KDZ.Ereğli 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 11/04/2013NUMARASI : 2011/519-2013/151Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDavacı, dava dilekçesi ile K..K..153 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 4342 sayılı Mera Kanun hükümlerince yapılan çalışmlar sonucu mera parseli olarak tesbit edildiğini, ancak, eski tarihli memleket haritaları ve fiilî durumuna bakıldığında dava konusu taşınmazın orman niteliğinde olduğunu belirterek, dava konusu 153 ada 1 parsel sayılı taşınmazın mera kaydının iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın hükmen mera olarak tescil edildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.Dava, tapu iptal ve tescile ilişkindir.Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesine göre yapılan ve 2008 yılında kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.Mahkemece, davacı Orman Yönetiminin davasının mera tahsisinin iptaline ilişkin olmayıp tapu iptal ve tescil niteliğinde olduğu, ancak getirtilen dava konusu taşınmazın tapu kaydına göre taşınmazın mahkeme kararı ile orman niteliğiyle Hazine adına tescil edildiği, davacının tapu iptal yönünden hukukî yararının bulunmadığı gerekçe gösterilerek davanın usûlden reddine karar verilmişse de, davacının talebi eksik değerlendirilmiştir.Şöyle ki; dava konusu 153 ada 1 parsel sayılı taşınmaz K...K..de 4342 sayılı Kanun uyarınca yapılan mera tahsis çalışmalarında mera olarak tahsis edilmiş, yörede daha sonra yapılan kadastro çalışmalarında ise, kadimden beri mera olarak kullanılan alan olup, ayrıca, mera tahsis komisyonunca mera olarak sınırlandırıldığı belirtilerek mera vasfı ile tesbit edilmiştir. Ancak, kadastro tutanağının askı ilân süresinde dava açılmış ve Kadastro Mahkemesinin 2007/650 E.- 2009/282 Karar sayılı ilâmı ile dava konusu taşınmazın orman vasfı ile tesciline karar verilmiş ve kararın kesinleşmesi ile birlikte dava konusu taşınmaz sınırında bulunan 175 ada 1 sayılı orman parseline ilave edilerek orman vasfı ile tescil edilmiştir. Davacının dava dilekçesi incelendiğinde; talebin K.. K..153 ada 1 parsel sayılı taşınmazın hem mera kaydının iptalini hem de taşınmazın orman vasfı ile tescilini içerdiği ortaya çıkmaktadır. Oysa, mahkeme davacının talebinin yalnız tapu iptal ve tescile ilişkin olduğu kanısına vararak hukukî yarar yokluğundan davayı reddetmiş, mera tahsis kararının iptaline ilişkin hüküm kurmamıştır. Dolayısı ile davacının talebi tam olarak karşılanmamıştır.Bu durumda; mahkemece, dava konusu taşınmazın hükmen orman olarak tescil edilmiş taşınmaz olduğu belirlendiğine göre, davacının mera tahsisinin iptaline ilişkin talebin kabulü ile 153 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 4342 sayılı Kanun uyarınca yapılan mera tahsis kararının iptaline, davacının tescil talebi yönünden ise taşınmazın hükmen orman olarak tescil edilmiş olması sebebi ile reddine karar vermesi gerekmektedir.Açıklanan hususlar gözetilmeksizin hüküm kurulmasu usûl ve kanuna aykırı olup hükmün bozulmasına karar verilmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 23/01/2014 günü oybirliğiyle karar verildi.