Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9386 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 12367 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Nazilli Aile MahkemesiTARİHİ :23.3.2011NUMARASI :Esas no:2008/800 Karar no:2011/263Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm kusur, nafakalar ve davacı kadının reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Mahkemece, davacı kadın ağır kusurlu kabul edilerek boşanmaya hükmedilmiş ise de, toplanan delillerden tarafların ayrı oldukları dönemde davalı kocanın 29.7.2008 tarihli dilekçesi ile Nazilli Aile Mahkemesine başvurarak davacıya eve dön çağrısı gönderdiği, eldeki bu boşanma davasını evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine (TMK.md.166/1) dayalı olarak davacı kadının açtığı, davalı kocanın ise terk hukuki nedenine dayalı (TMK.md.164) bir boşanma davasının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davalı koca eve dön çağrısı göndermekle davacı kadından kaynaklanan kusurları affetmiş en azından hoşgörü ile karşılamıştır. Bundan sonra taraflar arasında gerçekleşmiş davacı kadından kaynaklanan yeni bir olay da ıspatlanmadığına göre davacı kadının kusursuz olduğunun kabulü gerekir. Davalı kocadan kaynaklanan bir kusur da ispat edilebilmiş değildir. Davacının ispat edilemeyen davasının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulü doğru olmamıştır. Ne var ki boşanma hükmü temyiz edilmediğinden bu husus bozma nedeni yapılmamış, yanlışlığa işaret edilmekle yetinilmiştir.2-Temyiz sebeplerine hasren yapılan incelemeye gelince;a-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.b-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Boşanmaya neden olan olaylarda her iki tarafta kusursuz olmakla birlikte, yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için nafaka yükümlüsünün kusuru aranmayacağına (TMK.md.175) göre, yasal şartları oluşan yoksulluk nafakası talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddi doğru görülmemiştir.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/b bendinde gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin yukarıda 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.