Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9346 - Karar Yıl 1997 / Esas No : 9504 - Esas Yıl 1997





Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü."Boşanma ve ayrılık sebepleri ve hükümleri eşlerin müşterek milli hukukuna tabidir" (2675 sayılı kanun 13/1). Demek ki kural yabancı mahkemenin de Türklerle ilgili boşanma davalarında Türk hukukunu uygulamaları yönündedir. Bu halde tenfize karar verilebilir. Ancak 2675 sayılı kanunun 38/e maddesinde "Türklerin kişi hallerine ilişkin yabancı ilamda Türk kanunlar ihtilafı kuralları gereğince yetkili kılınan hukukun uygulanmamış ve Türk vatandaşı olan davalının itiraz etmemiş olması" halinde ve 1884 sayılı kanunla onanan 8.9.1967 günlü evlilik bağına ilişkin kararların tanınması hakkındaki sözleşmenin (14.9.1975 tarihli resmi gazete) 3/2. maddesinde Türk kanunları ihtilafı kurallarınca yetkili kılınan kanun uygulanmamakla birlikte eğer bu kural uygulansa idi aynı sonuca varılacak idi ise tanıma isteminin red edilemeyeceği kurala bağlanmıştır.Avusturya mahkemesince tarafların boşanmaları yönünde karar Avusturya kanunları uygulanarak oluşturulmuştur. Ancak oluşturulan karar Türk Medeni Kanununun 134/3. maddesine uygundur. Bu halde mahkemece yapılacak iş Avusturya’nın adı geçen sözleşmeye taraf olup olmadığı araştırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm kurulması doğru değildir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın gösterilen sebeple BOZULMASINA temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi.