MAHKEMESİ :Düzce Aile MahkemesiTARİHİ :7.12.2010NUMARASI :Esas no:2010/152 Karar no:2010/874Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; "ağır kusurlu" kabul edilmesine ilişkin gerekçesi, davacı yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat ve nafaka yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının nafakalara ilişkin temyiz itirazları yersizdir.2-Davalının diğer yönlere ilişkin temyiz itirazlarına gelince;Mahkemece "geçimsizlikte davalı daha fazla kusurlu" kabul edilerek, davacı yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmiştir. Davalı, hükmün, boşanmaya ilişkin bölümünü temyiz etmemekle beraber, boşanmada "daha fazla kusurlu" kabul edilmesine ilişkin gerekçeyi temyiz ederek hükme karşı çıktığına göre, boşanma bakımından kabul edilen kusur, tazminatlar bakımından davalı aleyhine kesinleşmiş sayılamaz. Türk Medeni Kanununun 174. maddesi gereğince, boşanma sebebiyle maddi ve manevi tazminata hak kazanabilmek için tazminat isteyen tarafın kusursuz veya diğerine göre az kusurlu olması; maddi tazminat için mevcut veya beklenen bir yararın boşanma yüzünden zedelenmiş olması, manevi tazminat için de boşanmaya sebep olan olayların tazminat isteyenin kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunması gerekir. Bu yasal koşullar gerçekleşmedikçe tazminata hükmolunamaz. Temyize konu davada, davacının, eşini ve ailesini "siz kimsiniz... insan mısınız.." diyerek devamlı küçümsediği, eşinin babaannesi ve anneannesi için "..daha ölmediler mi" dediği, eşine "bıktım senden" şeklinde sözler söylediği, davalının da, evlilik birliğine ilişkin görevlerini yerine getirmediği, evine ve eşine karşı sorumsuz davrandığı toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında tarafların eşit kusurlu olduklarının kabulü gerekir. Eşit kusurlu olan taraf yararına da maddi ve manevi tazminata hükmedilemez. Hal böyleyken davalının davacıdan daha fazla kusurlu kabul edilmesi ve buna bağlı olarak davacı yararına maddi ve manevi tazminata hükmolunması doğru bulunmamıştır.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte açıklanan sebeple kusur tespiti, maddi ve manevi tazminat yönünden davalı yararına BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümünün ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.