MAHKEMESİ :Aile MahkemesiDAVA TÜRÜ : Karşılıklı BoşanmaTaraflar arasındaki "boşanma" ve davalı tarafından açılan "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı (...) tarafından, kusur belirlemesi, diğer taraf yararına hükmedilen maddi tazminat ve kişisel ilişki yönünden, davalı-karşı davacı (...) tarafından da, lehine hükmedilen maddi tazminatın ve çocuk için hükmedilen nafakanın miktarı ile manevi tazminat talebi hakkında verilen hüküm yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.2-Davacının, tartışmaları sırasında eline silahı almak suretiyle korku yaratıcı tutum ve davranışlarda bulunduğu yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Mahkemece de, bu husus sabit kabul edilmiştir. Davacının gerçekleşen bu tutum ve davranışı, davalı-karşı davacının kişilik haklarına saldırı oluşturur. Bu durumda davalı-karşı davacı yararına Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi gereğince uygun miktarda manevi tazminat takdiri gerekirken, yetersiz gerekçe ile isteğin reddi doğru bulunmamıştır.3-Velayeti davalı-karşı davacıya bırakılan çocukla, davacı arasında kişisel ilişki tesis edilirken "aynı şehir" ve "ayrı şehir" ayrımı yapılmış, aynı şehirde yaşamaları hali için, yaz döneminde ve yarıyıl tatili ile dini bayramlarda kişisel ilişki öngörülmemiştir. Tarafların aynı şehirde yaşadıkları, çocuğun ise 2003 doğumlu olduğu anlaşılmaktadır. Düzenleme bu şekilde kaldığı takdirde davacı-karşı davalı(nın), yaz aylarında, yarıyıl tatilinde ve dini bayramlarda çocuğu ile görüşme olanağı olmayacaktır. Bu bakımdan davacı-karşı davalı ile çocuk arasında kişisel ilişkinin "aynı şehir","ayrı şehir" ayrımı yapılmaksızın, yeniden düzenlemesi her iki tarafın ve çocuğun menfaatine uygun olacaktır. Bu bakımdan değinilen şekilde bir ayrıma gidilmeksizin kişisel ilişki tesis edilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple davalı-karşı davacı yararına, (3.) bentte gösterilen sebeple davacı-karşı davalı yararına BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.