Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 9216 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25365 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :İstanbul Anadolu 4. Aile MahkemesiTARİHİ :17.09.2013NUMARASI :Esas no:2012/906 Karar no:2013/700Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı (koca) tarafından; kusur belirlemesi, manevi tazminat ve tedbir nafakası ile kadının yoksulluk nafakası talep hakkının saklı tutulmasına dair hüküm yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Mahkemece “eşine şiddet uygulayan” davacı-karşı davalı (koca)'nın boşanmaya neden olaylarda tam kusurlu olduğu kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de, yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; kocaya kusur olarak yüklenen Tuzla 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/693 esas, 2011/219 karar sayılı dosyasına konu olaydan sonra tarafların evliliklerinin yaklaşık iki yıl daha devam ettiği, dolayısıyla davalı-karşı davacı (kadın)'ın, kocanın bu davranışını affettiği, en azındın hoşgörü ile karşılamış sayılması gerektiği anlaşılmaktadır. Kocanın başkaca kusurlu bir davranışı da ispatlanamamıştır. Affedilen veya hoşgörü ile karşılanan olaylar taraflara kusur olarak yüklenemez. Bu itibarla kadının boşanma davasının reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Ancak bu yön temyiz edilmediğinden bozma nedeni yapılmamış, yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir.2-Temyiz sebeplerine hasren yapılan incelemeye gelince;a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı (koca)'nın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.b-Manevi tazminata hükmedilebilmek için; tazminat yükümlüsünün kusurlu, talep eden eşin ise kusursuz veya diğerine göre daha az kusurlu olması gerekir (TMK md. 174/2).Yukarıda açıklandığı üzere toplanan delillerden; boşanmaya neden olan olaylarda, davacı-karşı davalı (koca)'ya kusur olarak yüklenebilecek bir davranışın varlığının ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle iken, davalı-karşı davacı (kadın) yararına manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/b. bentte gösterilen sebeple manevi tazminat yönünden BOZULMASINA, temyize konu diğer yönlerinin ise yukarıda 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.