MAHKEMESİ :Milas 1. Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiTARİHİ :25.06.2012 NUMARASI :Esas no:2012/364 Karar no:2012/393Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından, tazminatlar, iştirak nafakaları, kişisel ilişki, ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.2-Davacı ve davalının birlikte dava dilekçesi ve ekinde protokol imzalayıp sunarak anlaşmalı boşanma talep etmiş olup, mahkemece davanın kabulü ile tarafların sundukları protokol ve beyanları doğrultusunda boşanma ve 25.06.2012 tarihli protokolün onaylanmasına karar verilmiş ise de; birlikte imzalanan protokolün 3. maddesinde "davacı baba ve çocukları arasında mahkemece tesis edilecek kişisel ilişki haricinde 1 hafta önceden haber verilmek şartıyla davacı çocuklarını alıp 1 ay süre ile ailesinin yanına götürebilir, aynı zamanda müşterek çocukların babaanne, dede, hala ve amcalarının da çocukları alıp görme, 10 günü geçmemek üzere evlerine götürme veya çocukların bulunduğu yerde (davalının evinde) aynı şekilde görme hakları vardır.” denilmektedir. Mahkeme hükmünün 3. bendinde " anneye bırakılan müşterek çocuklar ile davacı babanın aynı şehirde oturdukları takdirde her hafta Pazar günleri saat 09:00-17:00'ye kadar, dini bayramların 2.günleri aynı saatlerde ve her yılın 1-30 Temmuz tarihleri arasında; farklı şehirde oturmaları halinde her yıl Sömestr tatili ilk haftası 7 gün ve her yıl 1-30 Temmuz tarihleri arasında ve dini bayramların 2. günü saat 10:00 dan 17:00 kadar müşterek çocukların babaları Özgür Özgün ile birlikte olmalarına, müşterek çocukların babaları ile şahsi münasebetlerinin bu şekilde tesis ve devamına" karar verilmiş, hükmün 6. bendinde taraflar arasında imzalanan 25.06.2012 tarihli protokolün aynen onaylanmasına karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesinde yer alan anlaşmalı boşanma halinde tarafların mutabık kaldıkları ve anlaştıkları her konuda edayı sağlayıcı ve infazda duraksamaya yol açmayacak şekilde, ayı, günü ve saati belli olacak şekilde somut kişisel ilişki düzenlenmelidir. Taraflarca kabul edilen düzenleme, hakim tarafından uygun bulunmaz ise, hakim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Ne var ki bu değişikliklerin taraflarca kabulü gerekir. Protokolde kabul edilen kişisel ilişki çocukların menfaatine uygun olmadığı gibi infazı mümkün olmayan bir karardır. Mahkeme ilamının 3. bendinde yaz tatilinde düzenlenen kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş saatleri de belirtilmemiştir.Olağanüstü haller, mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı diğer kişilere, özellikle hısımlarına da tanınabilir. Ana ve baba için öngörülen sınırlamalar üçüncü kişiler için de kıyas yoluyla uygulanır (TMK.md. 325). Bu istek boşanma davasının eki niteliğinde olmadığı gibi, yararlarına kişisel ilişki tesisine karar verilen babaanne, dede, hala ve amcaların kişisel ilişki tesisine yönelik açılmış bir davaları da bulunmamaktadır. Usulünce açılmış bir dava bulunmadığı halde protokolde sayılan hısımlar ile ortak çocuklar arasında yine infazı mümkün olmayacak şekilde düzenlenen kişisel ilişkinin onaylanması da kanuna aykırı olduğu gibi çocukların menfaatlerine uygun değildir.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.