Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8708 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 7173 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Üsküdar 2. Aile MahkemesiTARİHİ :24.11.2011 NUMARASI :Esas no:2010/322 Karar no:2011/672Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı (koca) tarafından, her iki boşanma davası, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakalar ile çocuklar için hükmedilen tedbir ve iştirak nafakaları yönünden; davalı-karşı davacı (kadın) tarafından ise temyize cevap dilekçesiyle (katılma yoluyla), lehine hükmedilen tazminatların ve nafakanın miktarları yönünden temyiz edilerek, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 29.03.2013 günü duruşmalı temyiz eden davacı-davalı A..T.. vekili Av. Z..B.. S.. geldi. Karşı taraf temyiz eden davalı-davacı M..T..ile vekili gelmediler.Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Hüküm, davacı-karşı davalı (koca) tarafından temyiz edilmiş, hükmü süresinde temyiz etmemiş olan davalı-karşı davacı (kadın) vekili de, temyize cevap dilekçesinde hükme ilişkin itirazlarını bildirerek temyiz isteğinde bulunmuştur (HUMK md. 433/2). Bu yolla temyizin incelenebilmesinin koşulu, temyiz dilekçesine tebliğ gününden başlayarak on gün içinde cevap verilmiş olmasıdır. Temyiz dilekçesi davalı-karşı davacı (kadın) vekiline 27.01.2012 tarihinde tebliğ edildiği halde, davalı-karşı davacı vekili on günlük süreden sonra 08.02.2012 Çarşamba günü verdiği temyize cevap dilekçesinde hükme ilişkin itirazlarını bildirmiştir. Bu durumda, davalı-karşı davacı (kadın) vekilinin, katılma yoluyla temyiz isteğinin süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerekmiştir.2-Davacı-karşı davalı (koca)'nın temyiz itirazlarına gelince;a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle hükmün gerekçesinde yer alan açıklamalardan boşanma kararının Türk Medeni Kanununun 161. maddesinde yer alan "zina" sebebine dayandırıldığının anlaşılmasına göre, davacı-karşı davalı (koca)'nın bu yöne ve aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan yönlere ilişkin temyiz itirazları yersiz bulunmuştur.b-Boşanmada manevi tazminatın amacı, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın, bozulan ruhsal dengesini telafi etmek, manevi değerlerindeki eksilmeyi karşılamaktır. Onun için, kişilik haklarını ihlal eden fiille, tazminat miktarı arasında makul bir oranın bulunması gerekir. Bir tarafın zenginleşmesine yol açacak sonuçlar doğurur miktarda manevi tazminat takdiri, müesseseyi amacından saptırır. Hakim, tazminat miktarını saptarken, bir yandan kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumunu ve boşanmada kusuru bulunup bulunmadığını ve varsa kusur derecesini, fiilin ağırlığını; öbür yandan da, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesini, ekonomik ve sosyal durumunu göz önünde bulundurmak zorundadır. Açıklanan ilkeler gözetildiğinde davalı-karşı davacı (kadın) yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı orantısız ve çoktur. Daha uygun miktarda tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. c-Davalı-karşı davacı (kadın)'ın öğretmen emeklisi olup, emekli maaşının bulunduğu, ayrıca özel dershanelerde ders verdiği, buradan da gelir elde ettiği, mülkiyeti kendisine ait evde oturduğu yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Asgari yaşam gereksinimlerini karşılamaya yeterli geliri bulunan tarafın boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği kabul edilemez. Bu itibarla davalı-karşı davacının yoksulluk nafakası talebinin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. maddenin (b) ve (c) bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 2. maddenin (a) bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, davalı-karşı davacı (kadın)'ın katılma yoluyla temyiz isteğinin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, duruşma için taktir olunan 990 TL. vekalet ücretinin M..'den alınıp A..'ye verilmesine, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.