MAHKEMESİ :Konya 3. Aile MahkemesiTARİHİ :17.09.2013NUMARASI :Esas no:2012/170 Karar no:2013/669 Taraflar arasındaki "boşanma" davası ile davalı tarafından bağımsız açılan "nafaka" davasının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (kadın) tarafından boşanma davası, lehine hükmedilen nafaka ve tazminatların miktarları ve birleştirilen nafaka davasındaki takdir edilen nafakanın miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı (kadın)'ın boşanma davasının açılmış olması sebebiyle bu dava süresince Türk Medeni Kanununun 169'ncu maddesi gereğince tayin edilen tedbir nafakası ile birleştirilen nafaka davasında takdir edilen nafakalara ilişkin temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma davası ve fer'ilerine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece; "davacı-davalı (koca) ağır kusurlu" bulunmuş, az kusurlu olan kadının davaya itirazı, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde görülüp, evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmadığı kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Davacı-davalı (koca)'n??n evlilik birliğine ilişkin görevlerini yerine getirmediği, sadakat yükümlülüğünü (TMK. md.185/3) ihlal edici tutum ve davranışlarda bulunduğu, davalı-davacı (kadın)'ın da kocasını eve almadığı yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre, kocanın ağır, kadının da az kusurunun bulunduğuna ilişkin mahkemece ulaşılan sonuçta bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Tarafların, (1997), (2001) ve (2008) doğumlu üç çocukları vardır. Davalı-davacı (kadın)'ın, boşanma davasına itirazının hakkın kötüye kullanılması olarak nitelendirilmesini gerektiren bir delil ve olgu dosyada bulunmadığı gibi evliliğin devamında davalı (kadın) ve eğitim çağında bulunan çocuklar bakımından yarar kalmadığını söylemek olanağı da yoktur. Aksine eğitim çağındaki çocuklar bakımından evliliğin devamında yarar vardır. Bu bakımdan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yetersiz gerekçe ile boşanma kararı verilmesi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre kadının boşanmanın fer'i hükümlerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, bozma kapsamı dışında kalan bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.