Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8257 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 21901 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Mersin 3. Aile Mahkemesi TARİHİ :31.12.2010NUMARASI :Esas no:2010/1419 Karar no:2010/1617Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, yabancı mahkemece verilen boşanma kararının tanınması isteğine ilişkin olup, yabancı ilamın tarafı olan G. O.'un 3.4.2010 tarihinde ölümü üzerine, bu kişinin yasal mirasçısı olan küçük S.O. adına kayyımı tarafından açılmış; mahkemece; “tanınması istenen yabancı ilamın boşanmaya ilişkin ve boşanmanın kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardan olduğu, ölüm ile mirasçılara intikal etmediği, bu yüzden mirasçıların yabancı mahkeme kararının tanınmasını isteyemeyecekleri” gerekçesiyle dava reddedilmiş, kararı davacı vekili temyiz etmiştir. 5718 sayılı Kanunun 59. maddesinde “yabancı ilamın kesin hüküm ve kesin delil etkisinin, yabancı mahkeme kararının tanınmasından itibaren değil, yabancı mahkemedeki kesinleşme anından itibaren hüküm ifade edeceği” kabul edilmiştir. Bu hükmün sonucu olarak boşanma kararının tanınması halinde taraflar, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren boşanmış olacaklardır. Nitekim bu düzenlemeye paralel olarak Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik, “yabancı mahkemelerce verilen boşanma kararlarının Türk mahkemelerince tenfiz veya tanınmasına karar verilip kesinleşmesi halinde, yabancı mahkemece verilmiş olan kararın kesinleşme tarihi, boşanma tarihi olarak kabul edilir” kuralını öngörmüştür (m. 58/1).Öte yandan 5718 sayılı Yasanın 52. maddesine göre, hukuki yararı bulunan herkes tenfiz isteğinde bulunabilir. Şahsa sıkı sıkıya bağlı haklar dahil, herhangi bir hak bu hükmün dışında tutulmamıştır. Tanıma, yabancı mahkeme kararının tenfiz şartlarını taşıdığının tespitine bağlı olduğuna göre, buradaki düzenlemenin tanıma için de geçerli olduğu açıktır. Tanıma halinde, yabancı ilamın kesinleşme tarihi boşanma tarihi olarak kabul edileceğine göre, davacının yabancı boşanma kararının tanınmasını istemekte korunmaya değer hukuki yararı mevcuttur (H.G.K.'nun 30.11.2011 tarihli ve 2011/2-593 esas, 2011/726 karar sayılı kararı). Öyleyse toplanan deliller çerçevesinde işin esası incelenip, yabancı ilamın tanınması için gerekli yasal şartları taşıyıp taşımadığının belirlenmesi ve hasıl olacak sonucuna göre karar verimesi gerekirken; davacının taraf ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle isteğin reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.