MAHKEMESİ:Haymana Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ :09.03.2010 NUMARASI:Esas no: 2010/32 Karar no:2010/92Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Mahkemece miras nedeniyle istihkak olarak nitelendirilen davanın Türk Medeni Kanununun 576.maddesi uyarınca murisin yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerektiğinden bahsedilerek yetkisizlik kararı verilmiş, hükmü temyiz eden davacılar daha sonra davadan feragat ettiklerini bildirmiştır.Yetki uyuşmazlığı çözümlenmedikçe işin esası konusunda karar verilemeyeceğinden öncelikle yetkiye yönelik temyiz itirazının incelenmesi gerekmektedir.Taraflar arasında mirasçılık sıfat ve paylarına ilişkin bir uyuşmazlık bulunmadığı gibi dava tereke malını kötüniyetle ele geçiren üçüncü kişi aleyhine de açılmadığından Türk Medeni Kanununun 637.maddesinde düzenlenen miras nedeniyle istihkak davasından söz edilemez. Davacılar, davalı mirasçının sahte bir vekaletname temin ederek murisin taşınmazlarını, onun sağlığında ve ondan habersiz satıp bedeline el koyma suretiyle murise zarar verdiğini ileri sürerek miras payı oranında bedel ödenerek zararın tazminini istemişlerdir. Diğer deyişle dava haksız eylemden doğan tazminat isteğine ilişkindir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 21.maddesi uyarınca dava haksız eylemin meydana geldiği (tamamlandığı) yer mahkemesinde de açılabileceğinden yetki itirazının reddine karar verilerek, işin esanının incelenmesi gerkirken yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki davacılar vekili Av. T.S.25.04.2011 havale tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini bildirdiğinden feragat konusunda bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi.