Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7770 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 4488 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Of Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ :07.07.2010 NUMARASI :Esas no:2009/180 Karar no:2010/252Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:Davacı; babası S.'ın nüfustaki baba ve anne adının O. ile F. şeklinde yazılı olduğunu, gerçekte baba adının A. O. olup, A. O.'ın Y. ve M.'un kardeşi olduğunu iddia ederek A.O.ile F.'nin evlilik dışı ilişkilerinden S.'ın doğduğu, A. O.'ın askerde iken ölümü üzerine de F.'nin A. O.'ın kardeşi Y. ile evlenmiş olduğunu iddia ederek büyük babasının gerçekte davalıların mirasbırakanı A. O.ile aynı kişi olduğu, babaannesinin de A. O.'ın kardeşi Y. ile evli olan F. olduğunun tespitini ve nüfus kayıtlarının bu duruma göre düzeltilmesini talep etmiştir. İstek bu haliyle davacının kendisinin de davalılar ve dahili davalılar gibi A.O. ile F.'nin mirasçısı olduğunun tespiti ve nüfus kaydında irtibat sağlanarak, kayıtların düzeltilmesine ilişkindir.Türk Medeni Kanununun 7. maddesinin 1. bendinde; "resmi sicil ve senetlerin, belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturduğu" hususu düzenlenmiştir. Resmi belgelerden olan davaya konu nüfus kayıtlarına göre; A. O.1921 yılında ölmüş, onun oğlu olduğu iddia edilen S. ise A. O.'ın ölümünden 5 yıl sonra 1926 yılında doğmuştur. Aksi isbat edilerek bu kayıtlardaki doğum ve ölüm tarihlerine ilişkin husus düzeltilmedikçe; bunların hükme esas alınması zorunludur. Kayıtların mevcut bu hali ile, S.'ın doğumundan 5 yıl önce ölmüş olan A.O.'ın çocuğu olması mümkün değildir. Kaldı ki; S.'ın annesi olduğu iddia edilen F. 1340 (1924) tarihinde kayden Y. ile evlilik yapmış olduğundan, S.'ın 1926 yılındaki doğum tarihinin F. ile Y.'un evlilik dönemine isabet ettiği ve bu haliyle de S.'ın doğum tarihi itibariyle A. O.ve F.'nin çocuğu olamayacağı anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece öncelikle bahse konu doğum, ölüm ve evlilik tarihlerinde bir yanlışlık bulunup bulunmadığı taraflardan sorularak, davacının bu yönde bir iddiada bulunması halinde, ona gerçeğe aykırı olan tarihlere ilişkin kayıtların düzeltilmesi için önel verilmesi, bu hususta dava açılması halinde bekletici sorun yapılarak (HMK.m.165/2) o davada verilecek karara göre bir hüküm oluşturulması; aksi halde ise, resmi belgelerin ispat gücüne karşı tanık beyanlarına itibar edilemeyeceği nazara alınarak, davanın reddine karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.