Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7716 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 15676 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ :Aksaray 1. Aile MahkemesiTARİHİ :04.10.2011 NUMARASI :Esas no:2011/75 Karar no:2011/773Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31.3.2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince;1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir.Davacılar K. G. ve H. G.'in davalı Y. K. aleyhine açtığı velayetin değiştirilmesi davasında, davalının evlilik dışı ilişkisinden doğan H. K.'la ilgilenmediği belirtilerek davalının velayetinin kaldırılarak küçüğe vasi atanmasına karar verilmesinin talep edildiği, yapılan yargılama sonucunda mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, ancak kısa kararda talebe uygun olarak Yüksel Kartal'ın velayetinin kaldırılmasına karar verildiği halde, gerekçeli kararda dava ile ilgisi bulunmayan F.Y.'ın velayetinin kaldırılmasına ilişkin hüküm kurulduğu ve kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır.Tarafların tüm delilleri toplanıp, tetkik edildikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294. maddesine göre hazır olan tarafların dinlenip yargılamanın sona erdiği bildirilerek, aynı Kanunun 298. maddesi uyarınca kararın gerekçesi ile birlikte yazılması ve hüküm sonucunun 298. maddede öngörülen biçimde tefhim edilmesi asıldır.Anılan Kanunun 298. maddesinin 2. fıkrası gereğince gerekçeli kararın daha sonra yazılması hallerinde; gerekçeli kararın kısa karara uygun olması zorunludur. Kısa kararı yazıp tefhim etmekle davadan elini çekmiş olan hâkimin artık bu kararını değiştirmesi yasal olarak mümkün değildir.Mahkemece yukarıda değinilen emredici nitelikteki hükümlere aykırı bir durum yaratacak şekilde, kısa kararla çelişkili olarak gerekçeli karar yazılması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. SONUÇ:Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi.