MAHKEMESİ :Demre Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ :1.2.2007NUMARASI :Esas no:2007/128 Karar no:2007/3Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün temyizen murafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün * duruşmalı temyiz eden N.L..ile vekili Av. İ. N.. ve temyiz eden karşı taraf N.L.. ile vekili Av. E. K.. geldi. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Yapılan soruşturma ve toplanan delillerle, davacı-karşılık davalının eşine şiddet uyguladığı anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davalı-karşılık davacı kadın, dava açmakta haklıdır. Bu durumda, davalı-karşılık davacı kadının boşanma davasının da kabulü gerekirken, yetirsiz gerekçe ile reddi doğru bulunmamıştır.2-Davalı-karşılık davacı kadına ait dava konusu altınların, davalı-karşılık davacının hastalığının tedavisi için bozdurulup harcandığı davacı-davalı (koca) tarafından 30.12.2005 tarihli oturumda kabul edilmiştir. Davalı-karşılık davacı kadının, bu altınlarını, eşine geri istenmemek üzere verildiğine ilişkin bir delil bulunmamaktadır. O halde, davalı-karşılık davacının altınlarla ilgili isteğinin kabulü gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.3-Hüküm altına alınan eşyaların, her birinin adet cins ve değerleri gösterilmeksizin tespit dosyasındaki bilirkişi raporuna atıf yapılarak hüküm oluşturulması usule aykırıdır.#Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388/5. maddesi, hükmün sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yükletilen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer, birer, açık , şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesini emredici kural olarak getirmiştir. Gerekçeli kararın da kısa karara uygun düzenlenmesi zorunludur. (HUMK. m. 381/2). Dava dilekçesi, bilirkişi raporu gibi herhangi bir belgeye atıf yapılarak hüküm kurulamaz. Gerek tefhim edilen ve zabıtla belirlenen kararda, gerekse buna uygun düzenlenmesi zorunlu gerekçeli kararda hüküm altına alınan eşyanın cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde * hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.SONUÇ:Hükmün yukarıda 1, 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebeplerine göre davacı-karşılık davalı kocanın temyiz itirazlarının ve davalı-karşı davacı kadının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.