Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6945 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25394 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Zonguldak 1. Aile MahkemesiTARİHİ :14.05.2013 NUMARASI :Esas no:2012/826 Karar no:2013/435 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Özel hukuka ilişkin yabancı mahkeme ilamlarının Türkiye'de icrası tenfiz kararının alınmasına bağlıdır (5718 sayılı MÖHUK md. 50). Tenfiz kararı alınmadıkça Milletlerarası Özel Hukukuna göre yabancı ilamın Türkiye'de icrası olanağı yoktur. 1956 tarihli Nafaka Alacaklarının Yabancı Memleketlerde Tahsiline İlişkin sözleşme, bir tanıma veya tenfiz sözleşmesi olmayıp, nafaka alacaklısı ile nafaka yükümlüsünün farklı memleketlerde bulunması halinde nafaka alacaklısının tahsiline kolaylaştırıcı hükümler getirmiş olup, bu sözleşme nafaka yükümlülüğüne ilişkin yabancı ilamların, ilamın verildiği devlet dışında sözleşmeye taraf diğer bir devlette doğrudan icrasına imkan vermez. Onun için nafaka yükümlülüğüne ilişkin yabancı ilamın Türkiye'de icra edilebilir olması tenfiz kararı verilmesini gerektirir. Öyleyse, nafaka yükümlülüğüne ilişkin kararların tanınması ve tenfizine ilişkin 1973 tarihli Lahey Sözleşmesi hükümleri dikkate alınarak nafaka yükümlülüğü ile ilgili yabancı mahkeme kararının tenfizine karar verilmelidir. Bu husus nazara alınmadan 1956 tarihli sözleşme hükümlerinden hareketle davacının tenfiz davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesi ile isteğin reddi doğru bulunmamıştır. 2-Davacı, nafaka yükümlülüğü hakkındaki yabancı mahkeme kararının tenfizi isteğinin yanında velayete ilişkin yabancı mahkeme kararının tenfizini de talep etmiştir. Çocukların velayetine ilişkin kararların tanınması ve tenfizi ile velayetin yeniden tesisine ilişkin 1980 tarihli Lüksemburg Sözleşmesi hükümleri dikkate alınarak davacının talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulması gerektiği halde bu hususun nazara alınmaması doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.