Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6862 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 20765 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Bakırköy 2. Aile MahkemesiTARİHİ :29.05.2012NUMARASI :Esas no: 2011/195 Karar no:2012/553Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı (koca) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Mahkemece taraflar eşit kusurlu kabul edilerek boşanma kararı verilmiş ise de, yapılan soruşturma ve toplanan delillerden davalının eşine fiziksel şiddet uyguladığı, davacının sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, eşine hakaret ettiği, evlilik birliğine ilişkin görevlerine yerine getirmediği ve “hayatımı yaşayacağım” diyerek evi terk ettiği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre, boşanmaya sebep olan olaylarda davacı ağır kusurludur. Hal böyleyken tarafların eşit kusurlu kabul edilmeleri doğru değil ise de, az kusurlu olan davalının davaya karşı çıkması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup, evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamış, Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesi koşulları gerçekleşmiştir. Bu bakımdan verilen boşanma kararı, bu sebeple sonucu bakımından doğru olduğundan, kocanın, boşanma kararına ilişkin temyiz itirazları bu sebeple yerinde görülmemiş, boşanma kararının gerekçesinin değiştirilmesi suretiyle onanması gerekmiş (HUMK.md.438/son) ve davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları da yersiz bulunmuştur. 2-Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davalı kocanın ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. md.4 TBK. md. 50, 51, 52, 58) dikkate alınarak davalı koca yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.3-Toplanan delillerden; davacı kadının ağır kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. O halde Türk Medeni Kanunun 175. maddesi koşulları gerçekleşmemiştir. Öyleyse davacının yoksulluk nafakası isteğinin reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2 ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan diğer bölümlerinin ise yukarıda 1.bentte gösterilen sebeple boşanma hükmünün gerekçesi değiştirilmek suretiyle ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.