MAHKEMESİ :Gebze 2. Aile MahkemesiTARİHİ :19.02.2013NUMARASI :Esas no:2012/123 Karar no:2013/101 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı (kadın) tarafından; kusur belirlemesi, tazminat talepleri ve ziynetlerle ilgili talebi hakkında verilen hüküm yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 18.03.2014 günü tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı vekilinin süresi içinde verdiği delil listesinde isim ve adreslerini bildirdiği tanıklardan M.. Ö.. dinlenmemiştir. Bu tanık için mahkemece çıkartılan davetiye "adreste tanınmadığından" bahisle tebliğ edilememiştir. Davacı vekili, bu tanıktan vazgeçmediğine göre, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 240. maddesinin (3.) fıkrası uyarınca davacı tarafa, tanığın yeni adresini göstermesi için işin niteliğine uygun kesin süre verilmesi, adres gösterdiği takdirde bu tanığın usulünce (HMK md. 243-245) çağrılıp dinlenmesi, beyanının diğer delillerle birlikte değerlendirilmesi, verilen süre içinde adres gösterilmez veya gösterilen yeni adres de doğru çıkmaz ise bu halde tanığın dinlenilmesinden vazgeçilmesi ve hasıl olacak sonucuna göre tarafların kusur durumlarının tespiti ve davacının tazminat taleplerinin buna göre karara bağlanması gerekir. Açıklanan yönde işlem yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. 2-Davacının, ziynetlerin bedeline ilişkin talebi boşanmanın eki niteliğinde olmayıp bağımsız bir taleptir. Bu talebin, esasının incelenebilmesi, nispi peşin harcın yatırılması halinde mümkündür. Nitekim mahkemece bu husus nazara alınarak davacı tarafa harç noksanlığını tamamlaması hususunda uyarı yapılmıştır. Ne var ki, Harçlar Kanununun 30. maddesi gereğince davacı tarafa takip eden oturuma kadar peşin nispi harç noksanlığınıtamamlaması için 18.12.2012 tarihli oturumda iki haftalık kesin süre verilmesi doğru değil ise de, takip eden oturuma kadar harç noksanlığı tamamlanmadığına göre, takip eden oturumda bu talep bakımından dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi ve davacıya Hukuk Muhakemeleri Kanununun 150. maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması hakkının tanınması ve sonucuna göre işlem yapılması gerekirken, takip eden 19.02.2013 tarihli oturumda ziynetlerle ilgili talep yönünden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.