MAHKEMESİ : Osmaniye Aile MahkemesiTARİHİ : 08/05/2014ESAS-KARAR NO : 2012/753-2014/431 Taraflar arasındaki "boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı (kadın) tarafından; kocanın boşanma davası, kusur belirlemesi ile reddedilen maddi tazminat ve yoksulluk nafakası talebi yönünden, davalı-davacı (koca) tarafından ise; kusur belirlemesi ve kadın yararına hükmolunan manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı (koca)'nın tüm, davacı-davalı (kadın)'ın aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.2-Mahkemece, kadının "başkasına ait konfeksiyon dükkanını kendi adına işlettiği" gerekçesiyle boşanma yüzünden yoksulluğa düşmeyeceği kabul edilerek yoksulluk nafakası talebi reddedilmiştir. Oysa, koca 24.01.2013 tarihli ön inceleme duruşmasında "eşinin çalışmadığını" ifade etmiştir. Kadının çalıştığı kabul edilse bile, dosya kapsamında işinin düzenli ve sürekli olmadığı anlaşılmaktadır. Davacı-davalı (kadın)'ın boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde yararına, diğer tarafın mali gücü oranında uygun miktarda yoksulluk nafakası takdir ve tayini gerekirken isteğin reddi doğru bulunmamıştır. 3-Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 52) dikkate alınarak davacı-davalı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. .../...SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise, yukarıda 1. bentte açıklanan sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın Mehmet'e yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran Zeynep'e geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.