Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5434 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 3763 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ :Adana 2. Aile MahkemesiTARİHİ :30.12.2008 NUMARASI :Esas no:2007/1037 Karar no:2008/1179Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar, nafakalar, kişisel ilişki tesisi yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Davalı kocanın temyiz dilekçesinin, temyiz harcı ve temyiz defterine kaydı bulunmadığından icnelenmesine yer olmadığına,2-Davacı kadının temyiz itirazlarının icnelenmesine gelince;a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle toplanan delillerden, eşini darp edip hakaret eden kocanın evlilik birliğinin sarsılmasına neden olan olaylarda, davalı kocaya hakaret eden kadına nazaran ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre davacı kadının aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.b-Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK.md,4 BK.md.42 ve 44 ) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. c-Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. md.4 BK. md. 42,43,44,49) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/b-c bentlerinde açıklanan sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışındaki temyize konu diğer yönlerin yukarıda 2/a bentte açıklanan nedenlerle ONANMASINA, davalı kocanın temyiz itirazlarının ise yukarıda 1.bentte gösterilen nedenlerle incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcın yatıran davacıya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.