MAHKEMESİ :Gaziosmanpaşa 2. Aile MahkemesiTARİHİ :11.05.2012 NUMARASI :Esas no:2009/951 Karar no:2012/494Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Mahkemece taraflar eşit kusurlu kabul edilerek Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi uyarınca boşanmaya karar verilmiş ise de; yapılan soruşturma ve toplanan delillerden retle sonuçlanan ilk davayı açıp boşanma sebebi yaratan davacı kocanın, eşini baba evine bırakıp birlik görevlerini yerine getirmediği, eşinin babasının evini telefonla arayıp davalı ve ailesine küfür edip, tehditde bulunduğu, "seni beğenmiyorum, düş yakamdan, yoksa seni boğarım" dediği, yanına bir bayan alarak eşinin babasının evine geldiği böylece güven sarsıcı davranış sergilediği anlaşılmış, davalı kadının evlilik sürerken bir başkası ile birlikte yaşadığına ilişkin tanık beyanlarının duyuma dayalı olup sabit kabul edilemeyeceği, bu halde boşanmaya neden olan olaylarda davacı kocanın tamamen kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Hal böyle iken mahkemece tarafların eşit kusurlu kabul edilerek boşanmaya karar verilmesi, sonucu itibariyle doğru olduğundan hükmün kusura ilişkin gerekçesinin düzeltilerek (HUMK md. 438/son) onanmasına, davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK.md,4 TBK.md.50 ve 52 ) dikkate alınarak davalı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. 3-Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davalı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. md.4 TBK. md. 50, 51, 52, 58) dikkate alınarak davalı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple boşanma hükmünün kusura ilişkin gerekçesi düzeltilmek suretiyle ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.