Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5268 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 4799 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ :İzmir 1. Aile MahkemesiTARİHİ :22.12.2009NUMARASI :Esas no:2009/962 Karar no:2009/1154Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388. maddesinde belirtilmiştir. Buna göre, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında, birer birer açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Aynı kural, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 389. maddesinde de tekrarlanmış; Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 381. maddesinde ise “Kararın tefhimi en az 388. maddede belirtilen hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçilerek okunması suretiyle olur.”hükmüne yer verilmiştir. Bu biçim, yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır. Somut olayda, gerekçeli kararın hüküm kısmının 1. bendinde tarafların boşanmalarına karar verilmiş iken; kısa kararda boşanma yönünde herhangi bir hüküm kurulmamış; böylece kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişkiye neden olunmuştur. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388. maddenin açık hükmü gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre de temyize konu diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.