Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 498 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 10551 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Aile MahkemesiDAVA TÜRÜ : Karşılıklı BoşanmaYukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen onanmasına-kısmen reddine dair Dairemizin 17.02.2016 gün ve 11040-2724 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 1-Davacı-karşı davalı erkek tarafından açılan evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma davası ile davalı-karşı davacı kadın tarafından aynı hukuki sebebe dayalı olarak açılan boşanma davasının birleştirilmesine karar verilmiş, mahkemece boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı kadın, davacı-karşı davalı erkeğe nazaran daha kusurlu kabul edilerek her iki boşanma davasının kabulüne, davacı-karşı davalı erkek lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmiş, davalı-karşı davacı kadının ise tazminat ve nafaka isteklerinin reddine karar verilmiştir. Mahkemece, verilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından erkeğin boşanma davası, kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz edilmiş, hüküm Dairemizin 17.02.2016 tarih 2015/11040 esas, 2016/2724 karar sayılı ilamı ile onanmış, davalı-karşı davacı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.Davacı-karşı davalı erkek, dava dilekçesinde iddiasının dayanağı olan vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini (HMK m. 19/l-e) belirtmediği gibi dilekçesinde delillerini (HMK m. ll9/l-f) de bildirmemiştir. Davacı-karşı davalı erkeğin boşanma davasının, erkeğin davalı-karşı davacı kadından kaynaklı hangi boşanma sebeplerinin olduğunu ve bu sebepleri hangi delillerle ispatlayacağını sunmadığı için reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü doğru olmamıştır. Ancak davalı-karşı davacı kadının kabul edilen birleşen boşanma davasındaki boşanma hükmü temyiz edilmediğinden boşanma kesinleşmiş olup, davacı-karşı davalı erkeğin boşanma davasının konusu kalmamıştır. Açıklanan sebeple erkeğin boşanma davasının konusu kalmadığından, "Konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına" karar vermek, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama gideri ve vekalet ücretine karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.2-Yukarıda 1.bentte gösterilen sebeple boşanmaya sebep olan olaylarda davacı-karşı davalı erkek tam kusurlu olduğundan lehine maddi ve manevi tazminat takdiri doğru olmamıştır. Ancak davacı-karşı davalı erkeğin boşanma davası konusuz kaldığından, konusu kalmayan boşanma davasının fer'ileri de incelenemeyeceğinden davacı-karşı davalı erkeğin maddi ve manevi tazminat istekleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. .../...3-Boşanmaya sebep olan olaylarda davacı-davalı erkek tam kusurlu olup, erkekten kaynaklı eylemler sebebiyle davalı-davacı kadının kişilik hakları saldırıya uğradığı gibi boşanma sebebiyle davalı-davacı kadının mevcut veya beklenen menfaatleri de zedelendiğinden davalı-davacı kadın lehine tarafların sosyal ve ekonomik durumları, hakkaniyet ilkesi de gözetilerek uygun miktarda maddi ve manevi tazminata (TMK m. 174/1-2) hükmedilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.4-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı-davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.5-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (TMK m.175) Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-davacı kadının daha ağır kusurlu olmadığı, her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davalı-karşı davacı yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken, isteğin reddi doğru görülmemiştir.6-Davacı-karşı davalı erkek tam kusurlu olduğuna göre, yararına maddi ve manevi tazminata karar verilmesi (TMK m. 174/1-2) doğru olmamıştır. Bu hususlar inceleme sırasında gözden kaçırıldığından, yukarıda 1, 2, 3, 4, 5 ve 6. bentlerde gösterilen sebeplerle davalı-karşı davacı kadının karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 17.02.2016 tarih, 2015/11040 esas ve 2016/2724 karar sayılı onama kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Davalı-karşı davacı kadının karar düzeltme isteminin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440-442. maddeleri gereğince KABULÜNE, 17.02.2016 tarih 2015/11040 esas, 2016/2724 karar sayılı onama kararının KALDIRILMASINA, yerel mahkeme kararının yukarıda 1, 2, 3, 4 ve 5, ve 6. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, karar düzeltme harcının istek halinde yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi.