MAHKEMESİ :Eskişehir 2. Aile MahkemesiTARİHİ :06.05.2014 NUMARASI :Esas no:2012/444 Karar no:2014/325Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek eş tarafından davacı-davalı kadın eşin boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi ve tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı kadın eşin kusurlu davranışlarının davalı-davacı erkek eşin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığının anlaşılmasına göre davalı-davacı erkek eşin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.2- Tüm dosya kapsamından; davacı-davalı kadın eş tarafından açılıp reddedilen ve bu davaya dayanak teşkil eden ilk boşanma davasının 30.07.2008 tarihinde açıldığı, davanın, taraflar delil bildirmedikleri için kanıtlanamadığından reddedildiği, ret kararının 13.02.2009 tarihinde kesinleştiği, bu tarihten sonra tarafların bir daha bir araya gelmedikleri anlaşılmaktadır. Bu kez davacı-davalı kadın eş, eldeki bu davayı Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı olarak "fiili ayrılık" nedeni ile açmıştır. Mahkeme, ilk davanın reddinden sonra tarafların üç yıl süreyle bir araya gelmedikleri gerekçesi ile boşanma kararı vermiş ve erkek eşi kadın eşe nazaran daha ağır kusurlu kabul etmiş ise de; retle sonuçlanan ve taraflarca temyiz edilmeyerek kesinleşen ilk boşanma davasında, erkek eşin boşanmayı gerektirir kusurlu bir davranışı kanıtlanamadığına göre, bu tarihten önceki olaylar artık erkek eşe kusur olarak yüklenemeyecektir. Bu tarihten sonra taraflar bir araya gelmemiş, davalı-davacıdan kaynaklanan kusurlu bir davranış da kanıtlanamamıştır. Bu durumda; ret ile sonuçlanan ilk davayı açıp fiili ayrılığa neden olan ve boşanma sebebi yaratan davacı-davalı kadın eşin boşanmaya neden olan olaylarda tamamen kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Hal böyleyken, bu durumla çelişen ve ilk davadan önceki olaylara ilişkin olan eylemlere dayanılarak davalı-davacı erkek eşin, kadın eşe nazaran daha ağır kusurlu olduğunun kabulü ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak erkek eşin maddi tazminat talebinin (TMK. md. 174/1) reddine karar verilmesi, isabetsiz olmuş ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple kusur belirlemesi ve davalı-davacı erkek eşin maddi tazminat talebinin reddi yönünden BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.