Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4883 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 3043 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ :Malkara Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ :9.9.2008NUMARASI :Esas no:2005/177 Karar no:2008/323Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bentler dışındaki temyiz itirazları yersizdir.2-Davacı kocanın daha önce açtığı Malkara Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/432 esas sayılı boşanma davası reddedilmiş ve kesinleşmiştir. O dosyada davalı kadına kusur izafe edilmemiştir. Tarafların biraraya gelmedikleri de sabittir. Davacı tanığı G.'nin ilk boşanma davasından önceki olaylara ait beyanı ile davalı kadına kusur yüklenemez. Boşanma dosyası ve davalının açtığı Gaziosmanpaşa 3.Aile Mahkemesinin 2003/729 esas sayılı nafaka dosyası içeriğinden; davacının eşini Türkiye'ye gönderdiği ve birlik görevlerini yerine getirmediği evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda davacının tamamen kusurlu olduğu anlaşılmıştır.a-Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK.md,4 BK.md.42 ve 44) dikkate alınarak davalı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. b-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (TMK.m.175) Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı kadının daha ağır kusurlu olmadığı, her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davalı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün 2/a-b bentlerinde açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer yönlerin 1.bentte açıklanan nedenle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.