MAHKEMESİ : Kütahya Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 25.10.2007 NUMARASI : Esas no: 2007/1 Karar no: 2007/17Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Davacı Hazine vekili; müteveffa T.. Y..’ın mirasının, en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından reddolunduğunu ileri sürerek mirasın, iflas hükümlerine göre tasfiyesini istemiş; mahkemece; “mirasbırakanın terekesinde mal varlığının bulunmadığı” gerekçesiyle istek reddedilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Mirasbırakan Talip 1.10.2002 tarihinde vefat etmiş, en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından miras, 21.10.2002 tarihinde reddolunmuştur. Davacı Hazine, vergi alacaklısıdır. Ölenin en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir. (TMK. m.612/1-2) Mirasbırakanın sonradan bir mal veya alacağının bulunduğunun tespit edilmesi halinde tasfiyenin devamı mümkündür. İcra İflas Kanunun 217. maddesinde “masaya ait hiçbir mal bulunmazsa iflas dairesi tasfiyenin tatiline karar verir ve ilan eder. Bu ilanda alacaklılar tarafından otuz gün içinde iflasa müteallik muamelelerin tatbikine devam edilmesi istenilerek masrafı peşin verilmediği takdirde iflasın kapatılacağı yazılır.” hükmü mevcuttur. O halde, açıklanan yasal düzenleme uyarınca işlem yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, davacı Hazine yönünden kesin hüküm oluşturacak şekilde ret kararı verilmesi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi.