MAHKEMESİ :Hendek Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiTARİHİ :03.07.2013NUMARASI :Esas no:2012/449 Karar no:2013/329 Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca; her biri kendi davasına ilişkin olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı (koca)'nın, kendi davasının kabulü gerektiği yönündeki temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı (kadın)'ın temyiz itirazlarına gelince; a-Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden kocanın, ailesinin evliliğe müdahalesine kayıtsız kaldığı, kayınvalidenin kadını kastederek "istemiyoruz, terbiyesiz" dediği, kocanın buna da ses çıkarmadığı ve davalı-karşı davacı (kadın)'ı baba evine gönderip, sonrasında arayıp sormadığı ve birlikte yaşamaktan kaçındığı anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davalı-karşı davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, kadının karşı boşanma davasının kabulü gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddi doğru bulunmamıştır. b-Davalı-karşı davacı (kadın), karşı boşanma davasına ilişkin dilekçesinde, evlenme töreninde takılan altınlarının karşı tarafta kaldığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak üzere takı ve ziynet eşyalarına karşılık davacı-karşılık davalı (koca)dan 11.000 TL'nin tahsiline karar verilmesini de istemiştir. Bu talep boşanmaya bağlı ve onun fer'isi niteliğinde olmayıp, bağımsız bir taleptir. Davacı, aynı davalıya karşı birbirinden bağımsız birden fazla asli talebini, aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir (HMK md. 110/1). Böyle bir durumda dava açılırken yatırılan başvurma harcı, dava dilekçesindeki birden fazla asli taleplerin tümünü kapsar. Davalı-karşı davacı (kadın)'ın ziynetlerin bedeline ilişkin talebi, değer üzerinden nispi harca tabidir. Bu taleple ilgili başlangıçta alınması gereken karar ve ilam harcının dörtte biri tutarındaki peşin harç alınmadan bu talep yönünden yargılamaya devam olunamaz. O halde davalı-karşı davacı (kadın) vekiline nispi peşin harç noksanlığını tamamlaması için süre verilmeli, hasıl olacak sonucuna göre Harçlar Kanununun 30. maddesi çerçevesinde işlem yapılmalıdır. Bu hususun nazara alınmamış olması doğru bulunmamıştır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. maddenin (a) ve (b) bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz ilam harcının temyiz eden Yaşar'a yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 119.00 TL temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran Özlem'e geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.