MAHKEMESİ :İstanbul Anadolu 15. Aile MahkemesiTARİHİ :13.06.2013NUMARASI :Esas no:2013/132 Karar no:2013/585 Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (kadın) tarafından kişisel ilişki, tazminatların ve nafakaların miktarı, edinilmiş mallara katılma alacağı talebi yönünden; davalı-davacı (koca) tarafından ise her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı (koca)'nın temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı kadının temyizinin incelenmesine gelince;a) Davacı-davalı (kadın) dava dilekçesinde mal rejiminin tasfiyesini de istemiştir. Yatırılan başvurma harcı dava dilekçesindeki bütün istekleri kapsar. Mal rejiminin tasfiyesi davası nispi harca tabidir. Mahkemece davacı-davalı (kadın)'a nispi harcı tamamlaması için (Harçlar Kanunu md. 30-32 ) süre verilmesi, yatırması halinde boşanma hükmünün halen kesinleşmediği gözönüne alınıp bu davadan tefrik edilmesi, yatırmaması halinde Harçlar Kanununun 30. maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken, bu hususta olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırıdır. b)Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-davalı (kadın) yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK.md.174/1) ve manevi (TMK .md. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.c)Kişisel ilişki kurulurken analık ve babalık duygularından önce çocukların yararı dikkate alınmalıdır. Ortak çocuğun beyanından da anlaşılacağı şekilde, davalı baba bilgisayarda porno film izlemekte, bu filmleri çocuk da görmektedir. Velayeti davacı anneye bırakılan çocuk ile baba arasında yatılı kalacak şekilde kişisel ilişki tesisinin çocuğun ahlaki gelişimini olumsuz etkileyeceğinin kabulü gerekir. Bu nedenle, müşterek çocuk ile baba arasında yatılı kalacak şekilde ve uzun süreli kişisel ilişki kurulması doğru değildir. d) Davacı kadının maddi ve manevi tazminatlara faiz istemi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/a-b,c ve d bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın Abdülvahap'a yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna, ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcını yatıran Güler'e geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.