Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3971 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 27476 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Ankara 2. Aile MahkemesiTARİHİ :01.06.2011 NUMARASI :Esas no:2010/68 Karar no:2011/843Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen bozulmasına-kısmen onanmasına dair Dairemizin 04.10.2012 gün ve 2635-23512 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir.1-Davacı, müşterek çocuk Damla ile davalı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını, bu taleplerinin kabul görmemesi halinde ise uzman refakati eşliğinde yeniden kişisel ilişki tesisini talep etmiştir. Mahkeme, kişisel ilişkinin kaldırılması ve uzman gözetiminde kişisel ilişki kurulması talebini reddetmiş, Ankara 10 Aile Mahkemesinin 2007/517 esas ve 2008/395 karar sayılı dosyası ile kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasına, davalı baba ile çocuk arasında “çocuğun beş yaşına gireceği 12.2.2012 tarihine kadar her pazar 10:00 ile 18:00 saatleri arasında, 12.2.2012 tarihinden itibaren ise her ayın 1.ve 3. cumartesi günü saat 10:00 dan, pazar günü saat 18:00’e, dini bayramların 2. günü saat 10:00 dan, 3. günü saat 18:00'e kadar, yarıyıl tatilinin ilk pazartesi saat 10:00 dan, pazar günü 16:00’ya kadar ve her yıl 1 temmuz saat 10:00 dan, 15 temmuz saat 16:00’ya kadar kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir. Bu karar davacı tarafından, hükmün tamamı, davalı tarafından ise yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir. Dairemizin, 4.10.2012 gün ve 2012/2635 esas ve 2012/23512 karar sayılı ilamı ile “Ortak çocuğunun velayeti kendisine verilen anne; davalı babanın velayet hakkının kaldırılması veya çocukla baba arasında kurulan kişisel ilişkinin bir uzman nezaretinde kullanılması suretiyle kısıtlanmasını talep etmiş; mahkemece velayetin kaldırılması ve uzman nezaretinde kişisel ilişki düzenlenmesi talebi reddedilmiş; ancak, kişisel ilişki dönemleri yeniden düzenlenmiştir. Yapılan tahkikat ve toplanan delillere göre velayetin kaldırılmasını gerektirecek nitelikte bir haklı sebebin (TMK md. 348) kanıtlanmamış olmasına göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir” gerekçesiyle onanmasına “kişisel ilişki dönemlerinin yeniden düzenlenmesine yönelik bir talep bulunmamasına ve çocuğun menfaati gözetilip re'sen yeniden kişisel ilişki düzenlemesi yapılmasını gerektirecek bir olgu da belirlenmediği halde; mahkemece yazılı şekilde kişisel ilişki düzenlemesine karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiş “ gerekçesiyle bozulmasına ve bozma sebebine göre ise davalının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İlk incelemede velayetin kaldırılmasına yönelik bir dava ve karar bulunmadığı ve davalı babanın kişisel ilişkinin arttırılması yönünden bir talebi olmadığı halde müşterek çocuk ile davalı baba arasında boşanma kararı ile kurulan kişisel ilişkiden daha uzun süreli kişisel ilişki kurulduğu hususu gözden kaçmıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında davacının karar düzeltme isteği yerinde görülmekle kabulüne, Dairemizin 4.10.2012 gün ve 2012/2635 esas ve 2012/23512 sayılı kısmen onama kısmen bozma kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. 2-Hükmün temyizen incelenmesine gelince;a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.b-Velayeti anneye bırakılan müşterek çocuk ile, davalı baba arasında her hafta sonu kişisel ilişki kurulması ve davalı babanın kişisel ilişkinin süresinin arttırılmasına yönelik bir talebi olmadığı halde, bu talep yönünden de ret kararı verilmesi gerekirken Ankara 10. Aile Mahkemesinde kurulan kişisel ilişkiden daha uzun süreli bir kişisel ilişki kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple davacının karar düzeltme isteminin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440-1-4. maddeleri gereğince kabulüne, Dairemizin 04.10.2012 gün ve 2012/2635 esas ve 2012/23512 karar sayılı kısmen onama-kısmen bozma ilamının kaldırılmasına, yukarıda 2/b bentte gösterilen sebeple kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi yönünden BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan bölümlerinin ise yukarıda 1/a bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, davalının yargılama giderleri ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, oybirliğiyle karar verildi.