MAHKEMESİ :ŞırnakAsliye Hukuk (Aile) MahkemesiTARİHİ :11.03.2014 NUMARASI :Esas no:2014/26 Karar no:2014/117 Taraflar arasındaki "boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (koca) tarafından, kendi davasının reddi, kusur tespiti, nafakalar ve velayet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı (koca) tarafından açılan ve bu dava ile birleştirilen boşanma davası ilk hükümle reddedilmiş, bu karar davalı-davacı (koca) tarafından temyiz edilmemiş, ilk hüküm kadının temyizi üzerine “kadının boşanma davasının kabulü gerektiğinden” bahisle bozulmuş olup, ilk hükmün, kocanın boşanma davasının reddine ilişkin bölümünün temyizin şümulü dışında bırakılarak kesinleşmiş olmasına, kesinleşen bu dava ile ilgili bozmadan sonra yeniden hüküm kurulması doğru değil ise de, bu hususun sonuca etkili bulunmamasına göre, davalı-davacı (koca)'nın bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Müşterek çocuklardan Sezer ve Servet’in davanın başından beri ve halen babalarının yanında oldukları, bakımlarının babaları tarafından karşılandığı toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Babanın yanında bulunan bu çocuklar için dava tarihinden geçerli olmak üzere anne yararına tedbir nafakası tayin edilemez. Bu husus nazara alınmadan, bu çocuklar için davacı-davalı (anne) yararına tedbir nafakası tayin edilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. 3-Müşterek çocuklar 2000 doğumlu Sezer ile 2001 doğumlu Servet, idrak çağındadırlar. Velayetlerinin ebeveynlerinden hangisine verilmesi konusunda görüşlerine başvurulmuş, her ikisi de babalarını tercih etmişlerdir. Alınan uzman raporunda da, bu çocukların velayetlerinin babaya bırakılmasının menfaatlerine uygun olacağı bildirilmiştir. Çocukların baba yanında kalmalarının bedeni, fikri ve ahlaki gelişimlerine engel olacağı yönünde ciddi sebep ve deliller de bulunmamaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında, bu çocukların görüşlerine önem verilerek, velayetlerinin babaya bırakılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) ve (3.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, (3.) bentteki bozma sebebine göre, davalı-davacı (koca)'nın çocuklardan Sezer ve Servet için tayin edilen iştirak nafakasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, bozma kapsamı dışında kalan ve incelenmeyen yönler haricindeki bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.