Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 3888 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 15779 - Esas Yıl 2006
MAHKEMESİ :Fethiye 2.A.H.(Aile) Mahkemesi TARİHİ :16.3.2006NUMARASI :667-161TEMYİZ EDEN :Davacı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm tazminatlar, kişisel ilişkideki isim yanlışlığı ve vekalet ücreti yönnüden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle * müşterek çocuğun ismi U. olduğu halde karar yerinde F. N. olarak gösterilmesinin maddi hatadan kaynaklanmış bulunmasına göre davacı kadının aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.2-Boşanmaya neden olan olaylarda eşini döven, birlik görevlerini yerine getirmeyen davalı koca tamamen kusurludur.A-* Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz yada daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, evi birlikte seçeceklerini , birliğin giderlerine güçleri oranlarında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (MK.Md,4 BK.md.42 ve 44 ) dikkate alınarak * kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.B-Türk Medeni Kanununun 174/2 maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen * kadının ağır yada eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. 4 BK. 42,43,44,49) dikkate alınarak * kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.3-Davacı kadının davasının kabulüne karar verildiği halde kendisini vekille temsil ettiren, davacı kadın lehine karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maktu vekalet ürceti takdir edilmemesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün 2/A-B ve 3. bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının 1.bentte gösterilen nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.