Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 38 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 18393 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Sivaslı Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiTARİHİ :29.03.2013NUMARASI :Esas no:2012/267 Karar no:2013/132 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı (kadın)ın boşanma davasının reddine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi sonucunda;Yapılan soruşturma ve toplanan delillerle, davalı-davacı kocanın, tarafların yaşamalarına elverişli bir konut temin etmediği, aşırı cimri davranmak ve eşinin hastalığı ile ilgilenmemek suretiyle de birlik görevlerini yerine getirmediği gerçekleşmiştir. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı-davalı (kadın) dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK.md. 166/1) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır. 2-Davalı-davacı (koca)'nın tazminat davasının reddine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi sonucunda; Davalı-davacı kocanın maktu harç yatırarak açtığı karşı davasındaki talebinin münhasıran Türk Medeni Kanununun 174/1-2. maddesine dayalı maddi ve manevi tazminat isteğine yönelik olduğu anlaşılmaktadır. Aleyhinde boşanma davası açılmış olan eş, bu dava içinde sözlü veya yazılı olarak maddi ve manevi tazminat isteyebilecekken, bu isteklerini bağımsız bir dava ile ileri sürmesi halinde nisbi harç yatırmak zorundadır. Davalı-davacı (koca), karşı davasıyla ilgili maktu harç yatırdığına göre, talep edilen maddi ve manevi tazminat miktarları üzerinden nispi peşin harç noksanlığının tamamlanması (Harçlar Kanunu md 30-32) için davalı-davacıya süre verilmesi, harç noksanlığının tamamlanması halinde maddi ve manevi tazminat isteği hakkında hüküm kurulması gerekirken açıklanan yönde işlem yapılmadan yargılamaya devamla isteğin esası hakkında hüküm kurulması doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre tarafların vekalet ücretine yönelik temiyz itirazlarının ise şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.