MAHKEMESİ :Andırın Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiTARİHİ :26.12.2011 NUMARASI :Esas no:2010/34 Karar no:2011/477Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacılar A.ve İ. G.tarafından; nafaka, vesayet ve karar başlığında isimlerinin bulunmaması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.2-Dava, evlilik dışı ilişkiden doğan çocuklar A. ve İ. ile anneanneleri Ü.T. tarafından 04.09.2007 tarihinde birlikte açılmıştır. Küçüklerin her ikisi de ikiz ve 27.07.1993 doğumlu olup,dava tarihinde on beş yaşındadırlar. Mahkemece çocukların velayete tabi olmaktan çıktıkları gözetilerek velayetin kaldırılması hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına,iştirak nafakasının reddine karar verilmiş,ergin oldukları tarihe kadar ki dönem için nafaka isteği hakkında ise bir hüküm kurulmamıştır. Velayet kaldırılmış olsa bile ana ve babanın çocukların bakım ve eğitim giderlerini karşılama yükümlülükleri ergin oluncaya kadar devam eder. (TMK md.350/l).Ayırt etme gücüne sahip küçükler,karşılıksız kazandırmaları ve kişiye sıkı sıkıya bağlı hakları kullanmada medeni hakları bizzat kendileri kullanabilirler. Bu halde veli ya da vasilerinin rızaları gerekmez.(TMK.m.l6/l).Türk Medeni Kanunun 329/son maddesi de, ayırt etme gücüne sahip olan küçüğe nafaka davası açma imkanı vermektedir. Dava tarihinde küçükler on beş yaşında olduklarına göre ayırt etme gücüne sahiptirler. Küçüklerin isteğinin nafakaya ilişkin olduğu gözetilerek,küçükler için dava tarihinden ergin oldukları tarihe kadar davalı babanın uygun miktarda nafaka ödemekle yükümlü tutulması gerekirken, bu hususun nazara alınmamış olması doğru bulunmamıştır. 3-Ayırt etme gücüne sahip küçükler kendi adlarına nafaka davası açtıklarına göre,kararda “davacı “olarak isimlerine yer verilmemesi usul ve yasaya aykırıdır (HMK.297/2).SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.