Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 3436 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17238 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Bodrum 4. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ :11.07.2013 NUMARASI :Esas no:2013/497 Karar no:2013/309 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: B.. B..'nca suça sürüklenen ve hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 31/1. maddesi gereğince yaş küçüklüğü nedeni ile kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilen küçük hakkında Türk Ceza Kanununun 31/2. maddesi yollamasıyla 5395 sayılı yasaya göre çocuklara özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına karar verilmesi isteminde bulunulmuştur. 5237 sayılı yasanın 31/1. maddesinde 12 yaşını doldurmayan çocuklarla ilgili “ceza sorumluluklarının olmadığı ve ceza kovuşturması yapılamayacağı, ancak çocuklara özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanabileceği" belirtilmiştir. Bu durumda 12 yaşından küçük bir çocuğun ceza kovuşturmasının tarafı olamayacağı, suç kovuşturması yapılmayacağı, alınacak tedbirler açısından Çocuk Koruma Kanununun getirdiği ilkelere bakılması gerektiği, 5395 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin 4. fıkrasındaki düzenleme ve Çocuk Koruma Kanununa göre verilen Koruyucu ve Destekleyici Tedbir Kararlarının Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 8. maddesi hükmü de gözetildiğinde Çocuk Koruma Kanununun 5. maddesi uyarınca hükmolunacak tedbir kararlarının çocuk mahkemesi veya hakimince çocuk mahkemesi olmayan yerlerde ise aile mahkemesi veya yoksa asliye hukuk mahkemesince aile mahkemesi sıfatıyla karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır. Öyleyse mahkemece yargılamaya “aile mahkemesi” sıfatıyla devamla işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi.