MAHKEMESİ :Bakırköy 2. Aile MahkemesiTARİHİ :03.05.2012 NUMARASI :Esas no:2010/302 Karar no:2012/422Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (koca) tarafından iştirak ve yoksulluk nafakası yönünden; davalı-davacı (kadın) tarafından kusur belirlemesi, manevi tazminat; katılma yoluyla ise nafakaların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Davalı-davacı kadına, davacı-davalı kocanın temyiz dilekçesi 12.06.2012 tarihinde tebliğ edilmiş davalı-davacı kadın ise 10 günlük süre geçtikten sonra 26.06.2012 tarihinde hükmü nafakaların miktarı yönünden de katılma yoluyla temyiz etmiştir. Davalı-davacının nafakaların miktarına yönelik temyiz talebinin süresinde olmadığından reddine karar vermek gerekmiştir.2- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle dava ve karşı davanın Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi gereğince kabul edildiğinin, kararda Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesinin yazılmasının maddi hatadan kaynaklandığının ve mahallinde düzeltilmesinin mümkün bulunmasına göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.3-Mahkemece taraflar eşit kusurlu kabul edilmiş ise de; yapılan soruşturma ve toplanan delillerden davacı-davalı kocanın eşine "dışarıda tay gibi kadınlar var senden iğreniyorum" diyerek aşağıladığı, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, karısını ailesinden miras hakkını alması için zorladığı; davalı-davacının da eşine hakaret ettiği ve sık sık eşine küstüğü anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre boşanmaya sebep olan olaylarda davacı-davalı kocanın daha ziyade kusurlu olduğu kabul edilmelidir. Hal böyle iken taraflar eşit kusurlu kabul edilip, davalı-davacı kadının manevi tazminat (TMK md. 174/2) isteminin reddi doğru görülmemiştir. 4-Müşterek çocuk 1997 doğumlu Ö.M.velayeti davalı-davacı anneye bırakıldığı halde, baba ile kişisel ilişkisinin düzenlenmemesi de usul ve yasaya aykırıdır.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 3. bentte gösterilen sebeple kusur belirlemesi ve manevi tazminat yönünden kadın yararına, 4. bentte gösterilen sebeplerle koca yararına BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin ise yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, davalı-davacı kadının katılma yoluyla temyizinin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.