MAHKEMESİ :Trabzon Aile MahkemesiTARİHİ :14.10.2010 NUMARASI :Esas no:2010/92 Karar no:2010/486Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, evlilik dışı ilişki sonucu dünyaya gelen çocuk G. evlat edinme işlemleri sırasında babanın rızasının aranmaması istemine ilişkin olup, halen bünyesinde koruma altında bulunduğu davacı kurum tarafından hasımsız olarak açılmış, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, biyolojik baba olduğunu ileri süren ve nüfus kayıtlarına göre henüz küçük ile aralarında soybağı ilişkisi kurulmadığı anlaşılan A.A.tarafından temyiz edilmiştir.Çocuk ile baba arasında soybağı, ana ile evlilik , tanıma veya hakim hükmü ile kurulur. Soybağı ayrıca evlat edinme yoluyla da kurulur. (TMK.md.282/2,3) Tanıma, babanın, nüfus memuruna veya mahkemeye yazılı başvurusu ya da resmi senette veya vasiyetnamesinde yapacağı beyan ile olur. (TMK.md.295/1) Beyanda bulunulan nüfus memuru, noter ya da hakim tanımayı babanın ve çocuğun kayıtlı bulunduğu nüfus memurluklarına bildirir.(TMK.md.296/l) Temyiz eden A.A.Trabzon Aile Mahkemesinin 2010/407 esas sayılı dosyasında evlilik dışı ilişki sonucu doğan küçüğün babası olduğunu ve velayetin anneden alınarak kendisine verilmesini talep ettiğine göre bu beyanlar evlilik dışı ilişkiden doğan çocuğun baba tarafından tanınması istemine ilişkindir. Bu tanıma beyanının henüz beyanda bulunulan mahkemece, nüfus müdürlüğüne bildirilmemiş ve nüfus kayıtlarına işlenmemiş olmasının sonuca etkili bulunmaması karşısında, A.A. kararı temyiz etmekte hukuki yararı mevcuttur.Evlat edinme işlemi sırasında ana ve babanın rızasının aranmamasına ilişkin karar; kural olarak çocuğun evlat edinilmek amacıyla bir kuruma yerleştirilmesinden önce , diğer hallerde ise evlat edinme işlemleri sırasında verilir.(TMK.md.312) Çocuğun kuruma yerleştirilmesinden önce babanın rızasının aranmamasına yönelik alınmış bir karar bulunmadığına göre , evlat edinme talebine ilişkin dava içinde rızanın aranmaması hususunda karar verilmesi mümkündür. Küçük G.evlat edinilmesi yönünde açılmış bir davanın da bulunmadığının anlaşılmasına göre şartları bulunmayan isteğin reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.