Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 24166 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 10894 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiDAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı (kadın) tarafından; kusur belirlemesi, lehine hükmedilen nafaka ve tazminatların miktarları ve ziynetler yönünden, davalı (koca) tarafından ise; kusur belirlemesi velayete ilişkin düzenleme, ziynetlerle ilgili talebin ve tazminatların reddedilen kısımları üzerinden lehine vekalet ücreti tayin edilmemiş olması ve davacı yararına hükmedilen nafaka ve tazminatların miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mevcut olaylara göre, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davacıya atfedilebilecek bir kusur ispatlanmamış olup, davalının tamamen kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmediği gibi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ile nafakalara, velayete ilişkin temyiz itirazları ve davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan yönlere ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Davacı, dava dilekçesiyle evlenmeleri sırasında takılan dilekçede adet, cins ve gramlarını gösterdiği ziynetlerinin aynen iadesini, olmadığı takdirde bedellerinin davalıdan tahsilini de istemiş, mahkemece, "davacının annesinin rahatsızlığı sebebiyle ailesinin yanına giderken, kavgalı bir şekilde değil, boşanmayı tasarlayarak ayrıldığını", gerekçe gösterilerek istek reddedilmiştir. Oysa davalının bu yönde bir savunması mevcut değildir. Davalı, cevabında;"talep edilen ziynetlerin tamamının davacıya hediye edilmediğini bir kısmının kendisine takıldığını, ziynetlerin düğün masraflarının ödenmesi ve ortak konutun mefruşatı için bozdurulup sarf edildiğini" savunmuştur. Savunma bu iken savunmada yer almayan bir hususun karara gerekçe yapılması doğru değildir. Davalı ziynetlerin adet ve cinslerine karşı çıkmamıştır. Altınların bir kısmının kendisine takıldığını ileri sürmüş ise de bu yönde bir delil getirememiştir. Davalı, ziynet eşyalarının evlilikten sonra bir kısmının düğün masrafları için, bir kısmının ortak konutun mefruşatı, bir kısmının da davacının ailesinin ...'da evlerindeki kendilerine ayrılan odanın mefruşatı için bozdurulup harcandığını kabul etmiştir. Böyle de olsa, davalı, altınların davacı tarafından geri istememek üzere kendisine verildiğini iddia ve ispat etmedikçe bunları davacıya geri verme borcu altındadır. Dosyada bu yönde bir iddia ve delil de bulunmamaktadır. Öyleyse davacının ziynetlere ilişkin talebinin kabulü gerekirken olaya uygun düşmeyen gerekçe ile isteğin reddi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda" (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalının vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.