Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23852 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 24924 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Aile MahkemesiDAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı (koca)'nın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.2-Velayet düzenlemesi yapılırken: gözönünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "üstün yararı" (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme md. 3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi md. l; TMK md. 339/1. 343/1. 346/1; Çocuk Koruma Kanunu md. 4/b)'dır. Çocuğun üstün yararını belirlerken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir. Ana ve babanın yararları; boşanmadaki kusurları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur. Müşterek çocuklar ... (2004) ve ...'in (2006), tarafların ayrılık sürecinde babalarının yanında kaldıkları belirtildiğine göre, 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 5. maddesi gereğince Aile Mahkemesi bünyesinde bulunan psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacı niteliğindeki uzmanlardan inceleme ve rapor istenip; davalı babanın velayeti üstlenmeye engel bir durumunun bulunup bulunmadığının araştırılması ve diğer deliller de göz önüne alınarak velayetler konusunda bir karar verilmesi gerekirken; eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş; bozmayı gerektirmiştir.3-Toplanan delillerden davacı (kadın)'ın ... Markette çalıştığı ve davalı (koca)'nın gelirine yakın düzeyde sürekli, düzenli gelirinin olduğu anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesi koşulları davacı (kadın) yararına gerçekleşmediği halde davacının yoksulluk nafakası talebinin kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.