Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23786 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 8497 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :Akseki Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiTARİHİ :26.01.2011 NUMARASI :Esas no: 2009/36 Karar no:2011/10Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Davalının boşanma hükmüne yönelik temyizinin incelenmesinde;Toplanan delillerden; davalı kadının birlik görevlerini ihmal ettiği ve kardeşinin davacı kocasına şiddet uygulamasına tepkisiz kaldığı; buna karşılık davacı kocanın da davalı eşi ve eşinin ailesine ağır sözlerle hakaret ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, buna her iki tarafın açıklanan davranışlarının neden olduğu; taraflardan birinin kusurunun diğerinden üstün tutulamayacağı anlaşılmaktadır. Durum böyleyken, mahkemece boşanma kararı verilmesi doğru olmakla birlikte; davalı kadının daha ağır kusurlu olduğunun kabulü doğru olmamıştır. Ancak boşanma hükmü sonucu itibarıyla doğru olduğundan boşanma gerekçesinin açıklanan şekilde değiştirilerek ve düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK.md.438/son).2-Davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;Hüküm, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilir ve tefhim olunur. Hükmün tefhimi her halde hüküm sonucunu duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur (HMK.md.294/2,3). Hükmün sonuç kısmında taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenilen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında; açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir (HMK.md.297/2). Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz (HMK.md.298/2). Usul kuralları böyleyken; mahkemece, boşanma hükmü verildikten sonra, davalının boşanmanın fer’i (eki) niteliğinde olan nafakalar ve manevi tazminat talepleri hakkında “sair hususların gerekçeli kararda gösterilmesine” denilmek suretiyle uyuşmazlığın esasıyla ilgili olan bu talepler hakkında “kısa karar”da denilen hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilmesi işlemi yapılmamış; bunlara sadece gerekçeli kararda yer verilmiştir. Belirtilen şekilde kısa kararla, gerekçeli karar arasında farklılık yaratılması, ilgili tarafın hukuki dinlenilme hakkı (HMK.md.27) na aykırılık oluşturan önemli bir usul hatası olup, bozmayı gerektirir. Mahkemece yapılacak iş davalının talep ettiği nafakalar ve manevi tazminat hakkında verdiği hükmü kısa kararda açıklaması kısa karara uygun gerekçeli karar oluşturmak suretiyle yeniden karar vermekten ibarettir. Açıklanan nedenlerle hükmün nafakalar ve manevi tazminata ilişkin bölümünün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2.bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, hükmün boşanmaya ilişkin bölümünün yukarıda 1.bentte gösterilen sebeple gerekçesinin değiştirilerek ve düzeltilerek ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.