MAHKEMESİ : Kayseri 2. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 27/09/1984NUMARASI : 1984/1102-1984/782 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dava, 2828 sayılı Kanuna göre verilmiş bulunan korunma kararının kaldırılması talebine ilişkindir. Sözü edilen Kanun, korunmaya muhtaç çocukların, ergin oluncaya kadar, bu kanun hükümlerine göre kurulan sosyal hizmet kuruluşlarında bakılıp gözetilmeleri hususundaki tedbirin görevli ve yetkili mahkemece alınacağını hükme bağlamış (2828 S.K. md.22/I), görevli ve yetkili mahkemenin hangi mahkeme olduğunu göstermemiştir. Kanunun 24. maddesi de, korunma kararı alınmasını gerektiren şartların ortadan kalkması halinde, kurum yetkililerinin önerisi üzerine mahkemece, çocuk ergin olmadan kaldırılabileceği gibi, ergin olduktan sonra da, çocuğun rızası alınmak şartıyla ve bu maddede gösterilen şartların varlığı halinde korunma kararının devamına karar verilebileceğini hükme bağlamıştır.5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanununun 26/3. maddesinde mahkemeler ve çocıık hakiminin bu kanun ve diğer kanunlarda yer alan tedbir kararlarını almakla görevli olduğu düzenlendiğinden, 2828 Sayılı Yasanın ilgili maddesindeki tedbir kararlarında da çocuk mahkemeleri görevli bulunmakladır (HGK'ıum 16.01.2013 tarih. 2012/2-563 Esas, 2013/69 Karar sayılı ilamı).Yukarıda açıklandığı üzere, 5395 Sayılı Yasa'nın yürürlüğe girmesiyle, 2828 sayılı Kanun uyarınca korunmaya muhtaç çocuklar hakkında korunma kararı alma ve koşullarının varlığı halinde bu kararı kaldırma görevi Çocuk Mahkemelerinin görevi kapsamına alınmıştır. Kayseri ilinde Çocuk Mahkemesi bulunmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında, görevsizlik kararı verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.2-Kabule göre de: koruma kararının kaldırılmasına yönelik istek koruma altında bulunan çocuğun hak ve menfaatleriyle ilgilidir. Bu sebeple davanın hakkında koruma kararı alınmış olan kişi küçük ise veli veya vasisine, ergin ise koruma altına alınan kişiye yöneltilmesi gerekir. Bu husus nazara alınmadan, evrak üzerinde eksik hasım ve eksik incelemeyle hüküm kurulması da doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA oybirliğiyle karar verildi.