Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23698 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 15717 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ :Kartal 1. Aile MahkemesiTARİHİ :27.05.2010NUMARASI :Esas no:2009/1329 Karar no:2010/579Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 27.12.2011 günü duruşmalı temyiz eden davalı C. Y.vekili Av. ... ve karşı taraf davacı F. T. E.vekili Av. ....geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Davalı davacı tarafından ergin olduğu sırada, erginlerin evlat edinilmesine ilişkin hükümler (TMK.md. 313) uyarınca evlat edinilmiştir. Evlat edinme kararı 18.01.2008 tarihinde kesinleşmiştir. Evlatlık ilişkisinin hangi sebeplerle kaldırılabileceği Türk Medeni Kanununun 317. ve 318. maddelerinde gösterilmiş; Türk Medeni Kanununun 319. maddesinde ise; evlatlık ilişkisinin kaldırılmasında dava hakkının evlatlık ilişkisinin kaldırılması sebebinin öğrenilmesinden başlayarak bir yıl ve her halde evlat edinme işleminin üzerinden beş yıl geçmekle düşeceği belirtilmek suretiyle hak düşürücü süre öngörülmüştür. Davacı, evlatlık ilişkisinin kaldırılması sebebi olarak; davacı (evlat edinen) ile davalının (evlat edinilen), evlat edinmeye esas dava öncesinde ve halen Türk Medeni Kanununun 313. maddesinde belirtilen sürelerde aile halinde yaşamadıklarını göstermiş; bu eksikliğin esasa ilişkin bir noksanlık olduğunu ileri sürmüştür. Davacı, evlat edinme davası sırasında ve en geç evlat edinme kararının kesinleşme tarihine kadar bu eksikliği bilebilecek ve gerektiğinde kararı temyiz etme, gerektiğinde davadan feragat etme hakkına sahipken; bu olanakları kullanmamıştır. Davacının zamanında ileri sürmediği bir olayı daha sonra ileri sürmesi hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu gibi; evlat edinme kararının kesinleşme tarihi ile evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına ilişkin bu davanın açıldığı tarih arasında Türk Medeni Kanununun 319. maddesindeki bir yıllık hak düşürücü süre gerçekleşmiştir. Açıklanan nedenlerle, davacının aile halinde yaşama olgusuna yönelik durumu evlat edinme kararının kesinleşmesinde bilebilecek durumda olması nedeniyle; mahkemenin davayı kabul gerekçesi yerinde olmadığı gibi, talebi beş yıllık hak düşürücü süreye tabi tutma olanağı da mevcut değildir. Durum böyleyken mahkemece davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar vermesi isabetsiz olmuş; bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, duruşma için takdir olunan 900.00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.