Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2367 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 12146 - Esas Yıl 2006





MAHKEMESİ :Burdur Aile MahkemesiTARİHİ :21.02.2006 NUMARASI :14 - 67TEMYİZ EDEN :DavacıTaraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.1-Dava babalığın tesbitine ilişkin olup ana tarafından açılmıştır. ( TMK. md. 301 /1) Çocuğun yasal temsilcisi olan ana ile çocuğun menfaati çatışma halindedir. Türk Medeni Kanununun 426/2. maddesi gereğince çocuğa kayyım tayin edilmesi zorunludur. Daha önce açılan nüfus kaydının düzeltilmesi davasında atanan kayyım münhasıran o davada çocuğu temsil etmek üzere atanmış olup, kayıt tashihi davasında verilen hükmün kesinleşmesiyle kayyımın görevi de sona ermiştir. (TMK: md. 477/1) Bu bakımdan çocuğa açılmış olan babalık davasında temsil etmek, hak ve menfaatlerini korumak üzere kayyım tayin edilmesi için yetkili Sulh Mahkemesine yazı yazılması, kayyım atandığında, kayyımın davaya iştirakinin sağlanması gösterdiği takdirde delillerinin toplanması gerekirken açıklanan yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.2-Babalık davasının Hazineye ve Cumhuriyet Savcılığına ihbarı zorunludur. ( TMK. md. 301/3) Dava, Hazineye ihbar edilmiştir. Cumhuriyet Savcılığına davanın ihbarı 6.1.2006 tarihli müzekkere yazılmak suretiyle yapılmıştır. Müzekkere ile yapılan ihbarın Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 49. ve devamı maddelerindeki usule aykırı olmadığı kabul edilse bile, tebliğin yapıldığının tevsiki bakımından, müzekkerenin alındığına ilişkin bir alındı belgesinin bulunması veya dosyanın Cumhuriyet Savcısı tarafından görüldüğüne ilişkin bir görüldü şerhinin bulunması gerekir. Dosyada Cumhuriyet Savcısına yapılan ihbarla ilgili bir alındı belgesi olmadığı gibi, Cumhuriyet Savcısının görüldü şerhi de bulunmamaktadır. Bu haliyle davanın Cumhuriyet Savcısına ihbar edildiği kabul olunamaz. Bu yön göz önüne alınmadan hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.SONUÇ: Hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.