MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı (koca) tarafından, kusur belirlemesi ve manevi tazminat talebinin reddi yönünden; davalı-karşı davacı (kadın) tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, tarafların karşılıklı olarak, birbirlerinin ekonomik anlamda güvenlerini sarsacak davranışlar içerisine girdiği, davalı-karşı davacı (kadın)'ın eşine hakaret ettiği, kıskanç olduğu, davacı-karşı davalı (koca)'nın da eşini tehdit ettiği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı-karşı davalı (kadın) da dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, davacı-karşı davalı (kadın)'ın davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde, kadının davasının reddi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple davalı-karşı davacı (kadın)'ın boşanma davası yönünden BOZULMASINA, bozma sebebine göre yeniden hüküm kurulması gerekli hale gelen davacı-karşı davalı (koca)'nın boşanma davası ve boşanmanın fer'ilerine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.