Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23231 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 22103 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Karacabey 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 18/07/2014NUMARASI : 2013/319-2014/451 Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 17.06.2015 gün ve 25761-12934 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir.Davacı kadın, dava dilekçesinde davalılardan eşi olan İsmail'in, kendi adına kayıtlı olup ve tarafların aile konutu olarak kullandıkları taşınmazı, kendisinin izni ve haberi olmadan dava dışı N.... satarak devrettiğini, N.... de diğer davalı N.... sattığını belirterek davalı N.... adına oluşan tapu kaydının iptali ile eşi davalı İ.... ve kendi adına tescilini ve tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir. Dava dilekçesinde davacının; açıkça davanın aile konutu olan taşınmazın satış yoluyla devrinin Türk Medeni Kanununun 194. maddesi gereğince iptali ile taşınmazın tapu kaydına Türk Medeni Kanununun 194. maddesi uyarınca aile konutu şerhi konulmasını talep ettiğinin anlaşılmasına göre, uyuşmazlığın 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 194. maddesinden kaynaklandığının kabulü gerekir. Görev, kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun, 5133 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (m.118-395) kaynaklanan bütün davaların, aile mahkemeleri kurulan yerlerde bu mahkemelerce bakılacağını; aynı Yasanın 2. maddesi de, aile mahkemesi kurulmayan yerlerde bu kanun kapsamına giren dava ve işlerin asliye hukuk (aile) mahkemelerinde bakılacağını hükme bağlamıştır. Şu halde Aile Mahkemesi kurulmayan yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen Asliye Hukuk Mahkemelerinde davanın Aile Mahkemesi sıfatı ile görülüp karara bağlanması gerekir (H.G.K. 16.11.2005 tarih ve 2/673-617 sayılı kararı). Bu açıklama karşısında; davaya “Aile Mahkemesi” sıfatıyla bakılması gerekirken, bu husus düşünülmeden Asliye Hukuk Mahkemesi olarak yargılamaya devam edilip, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki ilk inceleme sırasında bu yön gözden kaçırıldığından,davacının karar düzeltme isteğinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440-442. maddeleri gereğince kabulü ile Dairemizin 17.06.2015 tarih ve 2014/25761 esas ve 2015/12934 karar sayılı onama ilamının kaldırılarak, hükmün gösterilen sebeple bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeple, davacının karar düzeltme isteğinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440-442. maddeleri gereğince kabulü ile Dairemizin 17.06.2015 tarih ve 2014/25761 esas ve 2015/12934 karar sayılı onama ilamının kaldırılarak, hükmün gösterilen sebeple BOZULMASINA, istek halinde karar düzeltme harcının yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi.