Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22961 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 3701 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Sivaslı Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiTARİHİ : 28/11/2014NUMARASI : 2012/32-2014/263 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; kusur belirlemesi, tedbir nafakaları, yoksulluk nafakasının ve tazminat taleplerinin reddi yönünden, davalı erkek tarafından ise; iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere müşterek çocuklar 03.02.2003 doğumlu E.. Ş... ve 23.12.2006 doğumlu K..... yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.3-Mahkemece taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, tarafların artık birarada yaşayamayacağına kanaat getirildiği belirtilerek boşanmalarına karar verilmiş, davalı erkeğin kusurlu olmadığı, kusurlu olsa dahi davacının davalıyı affettiği gerekçesiyle davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden davalı erkeğin eşine fiziksel şiddet uyguladığı, eşine “kürtsün işte ne olacak, pis kürt seni öldürürüm bir yere atarım, kimsenin haberi olmaz" diyerek hakaret ve tehdit ettiği anlaşılmaktadır. Davacı kadının kusurlu bir davranışı ispatlanmamıştır. Boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkek tamamen kusurludur. Hal böyle iken bu hatalı kusur belirlemesi esas alınmak suretiyle davacı kadının maddi ve manevi tazminat isteklerinin (TMK. md. 174/1-2) reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın davalıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran davacıya geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.