Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21731 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7627 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Yahyalı Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiTARİHİ : 22/01/2015NUMARASI : 2013/156-2015/43 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:1-Mahkemece davacı-karşı davalı kadının kusurlu olduğu kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verildiği görülmektedir. Davalı-karşı davacı erkeğin delil olarak Yahyalı Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/176 esas, 2016/113 karar sayılı ceza davası dosyası içeriğine göre eşine şiddet uyguladığı, hakaret ettiği, davacı-karşı davalı kadının ise sık sık kardeşinin yanına gittiği ve eşinin köyde yaşadığını bilmesine rağmen İzmir'e taşınmak konusunda ısrarcı davrandığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı erkek ağır, davacı-karşı davalı kadın ise az kusurludur. Az kusurlu olan davacı-karşı davalı (kadın)'ını boşanmaya karşı çıkması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup. Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesi koşulları gerçekleştiğinden, davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davasının kabulüne karar verilmesi sonucu itibariyle doğrudur. Bu sebeple, davacı-karşı davalı (kadın)’ın, davalı-karşı davacı erkeğin kabul edilen boşanma davasına yönelik temyiz itirazının reddi ile boşanma hükmünün kusura ilişkin gerekçesi değiştirilerek onanmasına karar verilmiş (HUMK m. 438/son) ve davacı-karşı davalı kadının bu yöne ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan yönlere ilişkin temyiz itirazlari yerinde görülmemiştir.2- Yukarıda birinci bentte açıklandığı gibi, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı- karşı davacı erkek daha ağır kusurludur.Ağır kusurlu davalı-karşı davacı erkek yararına manevi tazminata hükmedilmesi (TMK.md.174/2) doğru bulunmamıştır.3- Yukarıda birinci maddede açıklanan sebeplerle davacı-karşı davalı kadın ayrı yaşamakta ve nafaka talebinde haklıdır. Bu husus nazara alınarak kadının bağımsız nafaka davasının kabulüyle uygun miktarda Türk Medeni Kanununun 197. maddesi gereğince tedbir nafakası takdiri gerekirken, isteğin reddi doğru olmamıştır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise ykuarıda l. bentte gösterilen sebeple boşanma hükmünün kusura ilişkin gerekçesi değiştirilerk ve düzeltilerek ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.